Hayri Pıtır

A -
A +

Mükemmel! Tek kelimeyle muhteşem! Tamam, benim eleştirilerim tarafsız sayılmayabilir. Ama film gerek sinematografik açıdan gerekse artistik değerler açısından eksiksiz. Hatta fazlası var diyebiliriz. Ben bir Harry Potter fanatiğiyim. Kitabı, ilk çıktığı günden beri izliyorum. Yeni bir maceranın çıkmasıyla benim almam ve bir solukta okumam bir oluyor. Tarafsız olamayabileceğim notunu bu yüzden düştüm. Bu hayranlığım, sinemaya gitmeden önce beni uzun uzun düşündürdü. Kitap uyarlaması filmlerde hep aynı tuzak kuruludur. Okurken kendi düş gücünüzü kullanırsınız. Yazar size birtakım malzemeler verir. Onları şekillendirmek, renklendirmek sizin elinizdedir. Bu yüzden okuduğunuz ve kendinizce hayal ettiğiniz bir öykünün karşınıza bir başkası tarafından hayal edilmiş şeklinin çıkması bir anlamda rahatsız edicidir. İhanete uğramış gibi hissedebilirsiniz. Beğenmemeye şartlandırırsınız beyninizi. Başıma bunların geleceğini düşündüğüm için filmi izlemek konusunda kararsızdım. Fakat sonunda merakım ağır bastı ve kendimi karanlık salonda buldum. Beyazperdede gördüklerim tam anlamıyla benim hayallerimle örtüşüyordu. Bunun tesadüf olduğunu sanmıyorum. Olsa olsa J. K. Rowling'in doğru seçimiydi. İngiliz yazar Rowling, kitabının film haklarını satarken çok önemli bir şart koymuştu yapımcıların önüne. Filmin her karesi tamamen İngiliz olacaktı. Yazarın kendi deyimiyle, 'Filmine iğrenç Amerikan hileleri' karışmayacaktı. Bu sözlerden Rowling'in tipik bir İngiliz olduğu sonucunu çıkartmak mümkün. Filmin gişe rekorları kıracağını öngören yapımcılar elbette bu şartı kabul ettiler ve Rowling'i senaryo yazılması aşamasına da kattılar. Oyuncu seçiminden dekorlara, özel efektlerden kostümlere ve elbette rejiye kadar göze çarpan bütünlük sanırım bu İngiliz yoğunluğundan kaynaklanıyor. İlk kitabın ilk satırını okuduğumdan beri Harry Potter'ın çocuk kitabı olduğunu kabul etmiyorum. Evet, çocuklar da okuyabilir ama bana sorarsanız Potter serisi yaşlar ve cinsler üstü bir masal. Onu anlayabilen herkes okuyabilir. Rowling'in inanılmaz hayal gücü ise apayrı bir konu. Hogwarts gibi bir okulu düşünce bazında üretmek, insanları gerçek dünyadan ve onun yapış yapış gerçeklerinden kurtarıp masal örgüsü içinde güvence altına almak müthiş. Eğer hâlâ izlemediyseniz hemen sinemada yerinizi ayırtın ve bu muhteşem gösteriyi kaçırmayın derim. Ben salondan çıkarken en kısa zamanda tekrar izlemeye karar verdim. Ve o sırada aklıma, geçenlerde bir gazetede okuduğum Harry Potter yorumu geldi. Türk diyalektiğiyle Harry Potter'ın okunuşu. Hayri Pıtır!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.