Sırlar Odası

Şu Harry Potter'a bayılıyorum doğrusu. Biliyorsunuz yeni macerası Yapı Kredi Yayınlarından çıktı. Türkiye'ye ilk geldiğinde Dost Yayınlarından çıkmıştı ve tutulmamıştı. Buna çok şaşırmıştım açıkçası. Dünyanın her tarafında hayranları bulunan Harry Potter'ı nasıl olurda Türk okuru beğenmezdi? Yapı Kredi Yayınlarının yetkilileri de benim gibi düşünmüş olacaklar ki; Türkiye yayın haklarını satın almışlar. Birinci hamur kağıda basılı, cilt kapağı olan özenli bir çalışma haline getirmişler. Bir başka önemli değişiklik ise tercüman konusunda. İlk kitabı Mustafa Bayındır dilimize çevirmişti. İkincisini ise Sevin Okyay Türkçeleştirmiş. Okuduğum ilk macera Büyülü Taş adını taşıyordu. Biraz önce çıkartıp baktım kitaba, Nisan 2000 tarihini atmışım. Bir sene ve iki ay geçmiş üzerinden. Bana çok daha uzun gelmişti ya, neyse. Harry Potter aslında çocuk kitabı. Fakat ben de okumaktan keyif alıyorum. Büyüklerin dünyasında bunca kavrulurken arada sırada çocukluğun o masum hayal dünyasının perdelerini aralamak içimi rahatlatıyor. Tamamen masal. Ama hoş bir masal. Yazarına trilyonlar kazandıran ve dünya çapında şöhrete kavuşturan bir masal! Bu arada unutmadan söyleyeyim, ilk tercümede sıradan insanlar, içdaraltanlar olarak çevrilmişti. Sevin Okyay ise bu kelimeyi ellememiş ve muggle olarak bırakmış. Bence de iyi etmiş. Çünkü muggle'ı içdaraltan olarak çevirmek çok kullanışlı değildi ve okuyanı hikayeye yabancılaştırıyordu. Olduğu gibi bırakıldığında hiç değilse okurun yorumuna açık. İkinci maceranın ismi Harry Potter Ve Sırlar Odası. Okumanızı ve eğlenmenizi tavsiye ederim. Keskin gerçeklerden biraz olsun sıyrılır, hayal gücünüzü bileylersiniz. Bunu zaman zaman hepimizin yapması gerek. Pencereden dışarıya baktığımızda, sadece sokağı görüyorsak eğer, bir şeyler yolunda gitmiyor demektir. Sayfaların arasında kaybolamıyor, sıkıntılarla başa çıkamıyorsak, çok şey yolunda gitmiyor anlamına gelir. Geçen gün bir psikiyatr arkadaşım çok hoş bir konuya değindi sohbet esnasında. 'Acaba' kelimesini ne kadar az kullanırsak o kadar köşeye sıkışırız! Doğru. Son anda son bir defa düşünmeyince alternatifleri göremiyoruz. Bu durumda önümüzdeki tek seçenek gibi duruyor. Öyle olmadığı halde! Demek ki daha çok acaba deyip daha çok hayal kurmalıyız. Bu konuda size Harry Potter severek yardımcı olacaktır.