İstifa eden işçiye ibraname imzalatın

A -
A +

Soru: Y. Yalçın- İş yerimizde uzun yıllar çalışan bir işçimiz kendi isteği ile eski ortağımızın yanına çalışmaya gitti. İş yerimizden ayrılırken istifasını vermedi. Karşılıklı anlaşmayla ayrıldı. Ancak, yasal olarak ispat edebileceğimiz herhangi bir belgemiz yok. İleride bizi dava ederse kendi isteği ile ayrılmış olmasına rağmen tazminat ödemek zorunda kalır mıyız? Cevap: Ülkemizde her konuda olduğu gibi işçi ve işveren ilişkilerinde ortaya çıkan problemlerin başında bu tür güvene dayalı yapılan anlaşmalar gelmektedir. Millet olarak yazılı anlaşma yapma alışkanlığına sahip değiliz. Bu konu ile ilgili güzel bir atasözümüz var. "Alim unutur kalem unutmaz." İş sözleşmesi dahil bütün işlemlerin yazılı olarak yapılmasını tavsiye ediyorum. Nedenlerini aşağıda açıklayacağım. İş yerinden kendi isteği ile ayrılan bir işçiden mutlaka istifa dilekçesi alınız. İstifa dilekçesi tek başına yeterli değildir. Ayrıca, bütün işçilik haklarını aldığına dair bir ibraname düzenlenmesi gerekir. Çoğu zaman iyi hazırlanmış ve tarafların açık iradelerini ortaya koyan ibranameler yeterlidir. Ayrıca istifa dilekçesi gerekmeyebilir. İstifa dilekçesi veren işçiye ayrıca ibraname imzalatmak nereden çıktı diyebilirsiniz. İlk bakışta haklı da sayılırsınız. Ancak, istifa eden işçi kıdem ve ihbar tazminatı hakkını kaybetmektedir. Bunun dışında fazla çalışma ücreti, hafta sonu çalışma ücreti, kullandırılmayan yıllık izin ücreti gibi sair işçilik haklarını aldığına dair ibraname imzalatılması gerekir. İstifa ettiği halde ibraname imzalamak istemeyen veya istifa dilekçesi yazmayan işçilerin ileride sorun çıkarabileceğini görmek zor olmasa gerektir. Herhangi bir şekilde belge imzalamadan işten ayrılan işçiye veya devamsızlık yapan işçiye mutlaka noter kanalı ile ihtarname gönderiniz. İş Mahkemeleri ve Yargıtay noter aracılığı ile ihtarname gönderilip gönderilmediğine mutlaka bakıyor. Eğer, istifa edip belge imzalamayan işçiye ihtarname göndermediyseniz tazminat ödemeye hazır olunuz. Veya işçinin kendi rızası ile işten ayrıldığını mahkemeye ispat etmeniz gerekir ki bu çok zor bir yöntemdir. İbranamelerin mutlaka açık ve net olmasına dikkat ediniz. İbranamelerde "bütün işçilik haklarımı aldım" gibi ifadeler kullanmayınız. Yıllık ücretli izin için ... YTL, kıdem tazminatı için ... YTL vs yazılmalıdır. Yani ne için ne kadar para ödendiği tefrik edilmelidir. İşçinin mutlaka ibranameyi imzalaması gerekir. Sonuç olarak bize soru gönderen okuyucumuza şunu söyleyebilirim; kendi isteği ile işten ayrılan işçi istifa dilekçesi ve ibraname imzalamadığı için heran sizden kıdem tazminatı talep edebilir. Mümkünse hemen bir ibraname düzenleyin ve imzalatınız. Kıdem tazminatını alabilir Soru: İ.Kahraman- Yengemin çalıştığı yemek firması başka bir firmaya satılıyor. Çalışanlar istemeleri halinde devam edebilir demişler. Çalışmak istemeyenlere ise kıdem tazminatlarınızı alabilirsiniz demişler. Başka bir şirkete satılan iş yerinde geçmiş çalışmalarından dolayı kıdem tazminatını işçilerin isteme hakkı var mıdır? Yani, işten çıkmayan işçiler ileri bir tarihte bütün çalışmalarına ait kıdem tazminatını isteyebilirler mi? Bu konuda işçiler arasında kafa karışıklığı bulunmaktadır. Doğru bilgiye nasıl ulaşabilirler? Tavsiyeleriniz nelerdir? Cevap- Başka bir firmaya satılan iş yerinde çalışan işçilerin sadece kıdem tazminatı konusunda değil, bütün işçilik haklarıyla ilgili kafalarının karışık olması kadar doğal bir durum yoktur. Kabul etmek lazım ki, bu konuda net ve kesin bir mevzuat bulmak çok kolay değil. İş Kanunumuza göre, bir işyerini devir alan işveren devredenle birlikte işçilerin haklarından sorumludur. Devreden işverenin sorumluluğu iki yıl ile sınırlı tutulmuştur. Devreden işverenin sonsuza kadar sorumlu tutulması düşünülemez. Ancak, işyerini devralan işverenin iki yıldan sonra ödeme zorluğuna düşmesi halinde işçilerin hak kaybına uğraması söz konusudur. Bu tür problemleri bertaraf etmek için ne yapılması lazım? Öncelikle tavsiyemiz, iş yerinin satılması durumunda işçilerin kıdem tazminatının devreden işveren tarafından ödenmesidir. Fakat, işine devam edecek olan işçilere işverenler bu tazminatı ödemek istemiyorlar. Kendi açılarından haklıdırlar. İşe devam etmeyecek olan işçilerin kıdem tazminatı ve diğer bütün İş Kanunu'ndan doğan haklarının ödenmesi gerekir. İşine devam etmeyecek olan işçilerin işçilik haklarından işyerini satan işveren sorumludur. Devralan işveren ile işçi arasında henüz işveren işçi ilişkisi başlamamıştır. İşyerini devreden işverenin ödeyememesi veya ödememesi halinde işçi, alacağını devredilen işyerinin varlıklarından takip edebilir. İşine devam edecek işçiler, tazminatlarını almadan çalışmaya devam edebilirler. Herhangi bir endişeye kapılmalarına gerek yoktur. Zira, işyerini devralan işveren işçilere karşı geçmişten gelen işçilik haklarından sorumludur. Yeni işverenin ödeme zorluğu içine düşmesi ne kadar ihtimal dahilindeyse eski işverende aynı şekilde ödeme zorluğu içine düşebilir. İş Kanunumuz bu gibi hallerde de işçilik ödemelerine öncelik verilmesini düzenlemiştir. Dikkat edilmesi gereken nokta, işçilik haklarını ödememek için muvazaalı devir yapılması halinde hukukumuz bu tür devir işlemlerini geçersiz saymaktadır. Tabii ki bu konuda mahkeme kararı gereklidir. İşçilik sorunlarıyla ilgili resmi olarak müracaat edebileceğiniz yer Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı Bölge Çalışma Müdürlükleridir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.