Sosyal Güvenlik Reformu ve Anayasa Mahkemesi kararı

Kamuoyunu günlerdir meşgul eden "Sosyal Güvenlik Reformu" veya "tek çatı" uygulaması, Anayasa Mahkemesinin bazı maddeleri iptal etmesi sonucunda altı ay gecikmeli olarak uygulanacak. Öncelikle şunu belirtelim ki, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun altı ay ertelenmiş olması, bir takım hazırlıkların yapılması ve altyapının tamamlanamsı için hayırlı olmuştur. Sosyal güvenlik sistemimizi topyekün değiştiren bu Kanunun uygulamaya sokulması sanıldığı kadar kolay olmayacak. Bakanlığın altı ay süre kazanması uygulama yönetmeliklerinin ve özellikle sağlık işlemleri işçin yapılacak hazırlıkların tamamlanmasını sağlayacaktır. Ertelemenin gerekçesi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Kanunun bazı maddelerinin Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra uygulanmasının bir takım karışıklıklara sebep olmaması için bazı değerlendirmelerin yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu değerlendirmelerde yasal boşlukların oluşacağı, hak kayıplarının yaşanabileceği, vatandaşların sağlık ve emeklilik hizmetlerinin karşılanmasında problemler doğabileceğini kabul etmek lazım. Ayrıca mahkemenin gerekçeli kararının yayınlanmasından sonra yeni düzenlemelerin yapılacağı da belirtilmiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yapmış olduğu bu açıklama iki açıdan önemlidir. birinci olarak erteleme kararı herkesin beklediği gibi bir yıl değil altı ay yapılmıştır. Dolayısıyla, Hükümet ve Bakanlık bu reformun arkasındadır. Bir yıl erteleme yapılmış olsaydı, seçim sonrasına kalacağı için, böyle bir reformun uygulanmayacağı kanaati yaygınlaşacaktı. Bakanlığın yaptığı açıklamanın bir diğer önemli yanı, erteleme kararı Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu toplantısında alınmış olup, sosyal güvenlik reformu ile ilgili sürecin işlediği, herhangi bir kesintinin olmayacağının belirtilmesidir. Bu zorunlu ertelemeye rağmen hükümetin Sosyal Güvenlik reformuyla ilgili kararlılığı aynı şekilde devam ettirdiğini görüyoruz. Başka türlü atılacak her adım sistem için bir kaos olurdu. Tek çatı çökmedi Kamuoyunda yaygın olan bir diğer kanaat, Anayasa Mahkemesi kararı sonrasında "tek çatı" denen sistemin uygulamasının imkansız olduğudur. Bu görüş ve düşünce doğru değil. Zira, tek çatı üç sosyal güvenlik kurumu olan SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığının birleşmesinden ibarettir. Bu üç sosyal güvenlik kurumunu birleştiren 5502 sayılı Kanun, Mayıs 2006 ayı içinde yürürlüğe girdi ve halen uygulanmaktadır. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığının hukuki varlığı 24 Kasım günü sona ermiştir. Sosyal güvenlik sistemimiz içinde bugün itibarıyla "Sosyal Güvenlik Kurum Başkanlığı" olarak tek kurum bulunmaktadır. Bu kurumun örgütlenmesi hızla devam ediyor. Görüldüğü gibi tek çatı çökmedi. Sadece tek çatı içinde uygulanacak olan 5510 sayılı Kanunun bazı maddeleri iptal edildi. Yüce Meclis en kısa sürede buna bir çözüm bulacak. Anayasa mahkemesi kararı doğrultusunda kamu görevlilerine ayrı, işçi ve esnafa ayrı birer kanun çıkararak tek çatı altında yürütülmesine devam edecektir. Anayasa Mahkemesi'nden memurlara ayrıcalık 5510 sayılın Kanunun çoğunlukla kamu görevlilerini ilgilendiren bölümleri iptal edilmiştir. Aynı madde içinde işçi ve esnaflar için olan kısımlar iptal edilmezken, sadece memurlar için olan bölümlerin iptal edilmesi anlaşılması güç bir durumu ortaya çıkardı. Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararını merakla bekliyorum. Gerekçeli kararın hukuki dayanağını görmek gerekir. Bununla birlikte, mahkeme kararının açıklandığı basın toplantısında memurlar ile ilgili sosyal güvenlik düzenlemelerinin ayrı bir kanunla yapılması gerektiği gibi bir ifade kullanıldı. Bu ifadeyi yadırgadım. Kanunlar önünde her bir vatandaş eşittir. Sosyal güvenlikte ayrımcılığı savunmak vatandaşın devlete olan güvenini sarsmaktan başka bir işe yaramaz. > Okuyuculara cevaplar Yaş haddini beklerken sağlık yardımı yok > Bize elektronik posta yolu ile ulaşan ve ismini açıklamayan bir okuyucumuz, iki yıl sonra emekli olmak için gerekli olan prim ödeme gün sayısını tamamlayacağını, ancak yaş haddi nedeniyle 12 yıl beklemesi gerektiğini, bu bekleme süresi içinde sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanıp yararlanamayacağını sormaktadır. Bilindiği üzere, sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek için sigortalının hastalandığı tarihten geriye doğru son bir yıl içinde kendisi için en az 90 gün, eş ve çocukları için ise 120 gün sigorta primi ödenmiş olması gerekir. Kanunun öngördüğü bu şartlar yerine gelmezse hastalık sigortasından sağlık yardımı alınmaz. Okuyucumuz prim ödemeye son verdiği tarihten sonra en fazla 6 ay daha sağlık yardımları alabilir. Bunun dışında sağlık yardımı alınması mümkün değildir. Okuyucumuz henüz 36 yaşında olduğu için prim ödeme gün sayısı emeklilik için yeterlin bile olsa çalışmaya devam etmesini öneririz. Daha çok prim daha çok emekli maaşı demektir. Ölüm aylığı için bekleyin > E. Can- Babanız adına askerlik borçlanması yaparak annenize ölüm aylığı bağlatmak için bir altı ay daha beklemeniz gerekecek. Askerlik borçlanmasında kısmi borçlanma yapabilirsiniz. Askerlik süresinin tamamını ödemek ile kısmen ödemek arasında ölüm aylığı için bir farklılık yoktur. Aylık bağlanması için gerekli olan süreyi borçlanmanız yeterli olacaktır. Babanızdan dolayı sizin yetim aylığı alabilmeniz için bakıma muhtaç olduğunuza dair rapor almanız gerekir. Aynı anda iki maaşı birden alamazsınız.