Ücretin geç ödenmesi
Öztunalı- Yaklaşık bir yıldan beri işveren ücretimi bir-iki aylık gecikmelerle ödemektedir. Ayrıca, Ocak 2007 tarihinden itibaren zamlı çalışmamıza rağmen ücretimize yapılan zam oranı açıklanmadı. Zam farkını alamıyoruz. Bu işyerinden kıdem ve ihbar tazminatımı alarak ayrılmak istiyorum. Ayrıca, İş Hukuku alanında bir kitap tavsiye eder misiniz? İş Kanununa göre, genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. Ücret, kural olarak, Türk parası ile işyerinde veya özel olarak açılan bir banka hesabına ödenir. Ücret yabancı para olarak kararlaştırılmış ise ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenebilir. Ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi bir haftaya kadar indirilebilir. İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur. Kanunun bu hükümlerinden anlaşıldığı üzere ücretin en fazla ayda bir ödenmesi zorunlu tutulmuştur. İşveren ve işçinin anlaşmasıyla haftalık veya onbeş günlük sürelerle işçiye ücret ödenmesi de mümkündür. İşi durdurabilirsiniz İşverenin ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmezse, işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır. Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz. İş Kanunu, işverenin geçerli bir neden olmadan ücreti 20 günden fazla süreyle ödememesi halinde işçinin iş görme borcunu yerine getirmeyebileceğini öngörmektedir. İşyerinde ki bütün işçilerin bu nedenle çalışmayı durdurması grev olarak nitelendirilmemektedir. İş durdurma eylemi nedeniyle işveren iş sözleşmelerini bozamaz. Kıdem tazminatı hakkınız var 4857 sayılı İş Kanunun 24'üncü maddesinde işçilerin haklı nedene dayalı olarak iş sözleşmesin fesh etme nedenleri düzenlenmiştir. Söz konusu maddenin ikinci fıkrası "Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller" ve benzeri durumları düzenlemiştir. Bu başlık altında ise "İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse" işçinin iş sözleşmesini feshedebileceği belirtilmiştir. İşçinin ücreti kanun hükümlerine uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse işçi kıdem tazminatı alarak iş sözleşmesini feshedebilir. Ücretiniz zamanında ödenmediği için sadece kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilirsiniz. Ayrıca ihbar tazminatı talep etmeniz mümkün değildir. İş Hukuku alanında beta Yayınevinden çıkan Prof. Dr. Müjdat Şakar hocanın İş Hukuku kitabını tavsiye edebilirim. > Okuyuculara cevaplar > İ. Aydın- Verdiğiniz bilgilere göre babanızın tarım Bağ-Kur sigortasından emekli olabilmesi için SSK hizmetleri dahil toplamda 15 tam yıl hizmetinin olması lazım. Hizmet süresi 15 yıl olduğunda emeklilik için gerekli olan yaş haddini de tamamlamış olacaktır. Babanız SSK'ya geçse bile emeklilik için 58 yaşını bekleyecektir. Sonuç değişmeyecek. > Ş. Yurukcu- Sosyal Sigortalar Kanunu'na göre isteğe bağlı sigorta primi ödeyebilmek için en az 1080 gün (3 yıl) prim ödemeniz gerekiyor. Anayasa Mahkemesi kararı sonucu ertelenen 5510 sayılı Kanun yürürlüğe girmiş olsaydı, isteğe bağlı sigortaya girmek için herhangi bir gün şartı kalmayacaktı. Ne zaman uygulanacağı henüz belli olmayan bir kanun üzerinde yorum yapmadan, halen geçerli olan kanuna göre durumunuz değerlendirmiş olalım. Söz konusu değişiklik uygulanmaya başlayınca köşemizden ayrıntılı bilgi sahibi olabilirsiniz.