S.G.-İstanbul: 1995 yılında faaliyete geçen şirketimizin ortaklarını şirketin kuruluşu itibarı ile SSK sigortalısı yaptık. Sigorta müfettişi tarafından yapılan incelemede, anonim şirket kurucu ortakları ile yönetim kurulu üyelerinin zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olması gerektiği ileri sürülerek SSK hizmetleri iptal edilmiştir. Bunun üzerine kurucu ortaklarımızdan bazıları için Sosyal Sigortalar Kurumuna ödenen sigorta primlerini geri almak istiyoruz. Ancak sigorta müdürlüğünden prim iadesi ile ilgili tatmin edici bir cevap alamadık. Bu konunun açıklanmasını istiyoruz. Cevap: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 84. maddesinde, "yanlış veya yersiz olarak alınmış olduğu anlaşılan primler, alındıkları tarihlerden on yıl geçmemiş ise, hisseleri oranında işverenlere ve sigortalılara geri verilir. İşverenlere geri verilecek primler için Kurumca kanuni faiz de ödenir. Bu faiz, primin kuruma yatırıldığı tarihi takip eden aybaşından iadenin yapıldığı ayın başına kadar geçen süre için hesaplanır " denilmektedir. Kanunun bu hükme göre, primlerin yanlış veya yersiz alınmış olduğu anlaşıldığı taktirde, alındıkları tarihten itibaren 10 yıl içinde talep edilmesi halinde, hisseleri oranında işveren ve sigortalılara iade edilmesi ve bu primlerin sadece işverene geri verilecek kısım için kanuni faiz ödenmesi gerekir. Kanunda sigortalılara yapılacak prim iadelerinde yasal faiz uygulanacağı hüküm altına alınmamıştır. Bu nedenle Sosyal Sigortalar Kurumu yersiz alınan prim iadelerinde sadece işveren hisselerine yasal faiz uygulamaktadır. Diğer taraftan, yanlış veya yersiz alındığı anlaşılan primler, gecikme zammı ve faizi ile birlikte tahsil edilmişse, primler iade edilirken gecikme zammı ve faizi de iade edilecek ve işverene iade edilen meblâğın (prim+gecikme zammı+faiz) tamamı için kanuni faiz hesaplanacaktır. Söz konusu maddede, yanlış veya yersiz olarak alındığı anlaşılan primlerin hisseleri oranında işverenlere ve sigortalılara geri verileceği hükme bağlanmış olmakla beraber, primlerin iade edilebilmesi için işverence usulüne uygun olarak düzenlenmiş prim iptal bildirgesi ve bordrosu verilmesi, sigortalıların ise, kurumdan yazılı istekte bulunmaları gerekmektedir. Bu itibarla, yanlış veya yersiz olarak tahakkuk ettirilerek tahsil edilmiş olduğu anlaşılan primlerin; a) Prim iptal bildirgesi ve bordrosu düzenlenerek Kuruma verilmek suretiyle prim iadesi işveren tarafından talep edildiği taktirde, iptal edilen primlerin sadece işveren hissesi, ilgili işverene geri verilecek ve bu kısım için ayrıca kanuni faiz ödenecektir. b) Prim iadesi talebi yazılı olarak sigortalı tarafından yapıldığı taktirde, işverenden prim iptal bildirgesi ve bordrosu istenecek, temin edildikten sonra, iptal edilen primlerin talepte bulunan sigortalıya ait hissesi, o sigortalıya verilmek üzere ilgili işverene geri verilecektir. Sosyal Sigortalar Kanununda yersiz ve yanlış alınan sigorta primlerinin iadesinde, sigortalı hissesine yasal faiz uygulanmaması anayasal eşitlik kuralını ihlal edici bir sonuç doğurmaktadır. Yasa koyucunun duruma müdahale etmesi gerekmektedir. Kısa... Kısa... Kısa... Orhan Gedik-Bursa: Daha öncede belirttiğimiz gibi, 616 sayılı KHK ile askerlik borçlanma süresi üç aya indirilmiştir. Ayrıca askerden sonra sigortalı olanların sigortalılık süresinin geriye götürülmeyeceği hüküm altına alınmıştır. Ancak 616 sayılı KHK Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. SSK iptal edilen bir KHK'ye göre işlem yapmaktadır. Bana göre ve hukukculara göre SSK'nın yaptığı işlem yanlış. Ancak idarenin hukuka aykırı işlemlerine karşı dava açmaktan başka bir yol yok. Bu nedenle sizinde dava açmanız gerekiyor. Ben size hemen dava açmanızı tavsiye etmem. Çünkü halen TBMM Genel Kurulunda bekleyen bir yasa tasarısı var. Bu tasarıya göre sigortalılık süresi askerlik borçlanması ile eskiden olduğu gibi geriye götürülecek. Siz şuan için emekli olmadığınıza göre bu tasarının yasalaşmasını beklerseniz daha iyi olur. Cihat IŞIKLI- Verilerinize göre SSK' nın size verdiği cevap mevcut yasalara göre doğrudur. 4447 sayılı yasa ile erkek sigortalılar en az 15 yıl sigortalılık ve 56 yaşını ikmal ederek yaş haddinden emekli olabilmektedirler. Ancak 4447 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 8.9.1999 tarihinden önce 23 yıldan fazla sigortalılık süresi olan erkek sigortalılar 3600 gün prim ödemesi ve 55 yaşını tamamlayarak emekli olabilmektedirler. Sizin bahsettiğiniz yazıda Ali Akgül adlı okurumuzun sigortalılık süresi 4447 sayılı yasanın yürürlük tarihinde 23 yıldan fazla olduğu için 55 yaşını tamamlayarak 3600 gün ile emekli olabileceğini yazmıştık. Naci Merca- 1475 sayılı iş kanununa göre ücretli izin hakkına sahip olabilmek için işçinin en az bir yıl süre ile çalışmış olması gerekmektedir. Bir yıldan az çalışan işçilere ücretsiz izin verilmemektedir. Siz ücretsiz izin kullanırken bir yıl tamamlamadan işten ayrılmışsınız. Ağustos/2001-2002 devresini tamamladıktan sonra ücretli yıllık izin hakkına sahip olacaktınız. Ayrıca yıllık izinler takvim yılına göre verilmemektedir. Yani siz, herhangi bir yılın ortasında işe başladığınızda, 6 ay sonra, yılın sonunda yıllık izin kullanmaya hak kazanamazsınız. Veya yeni bir takvim yılına girilince birkaç ay çalışma ile yıllık izin kullanamazsınız. İş Kanununda bir yıl çalıştıktan sonra ücretli izin hakkının doğacağı açıkça belirtilmiştir. İşvereninizin size karşı yapmış olduğu işlemler bana aktardığınız verilere göre doğrudur.