Fransa 2001 yılında sözde Ermeni soykırımını tanıdı. Şimdi de sözde soykırımı inkar edenler için hapis cezası getiriyorlar. Fransa Sosyalist Parti lideri François Hollande yasa teklifini hazırladı. Önümüzdeki günlerde beklenen olur... Bu kısa bilgiyi verdikten sonra, Ermeni diasporasının kalesi Fransa'nın, insan hakları sicilinin, yalnızca Cezayir ile ilgili bölümünü aralayacağım. Fransa, 1830-1962 tarihleri arası tam 132 yıl Cezayir'i işgal altında tuttu. Cezayirliler tam anlamıyla soykırıma uğradı. Bunu ben değil, Cezayir Devlet Başkanı Abdulaziz Buteflika söylüyor. Buteflika, 8 Mayıs 2005'te yaptığı açıklamada, bağımsızlık savaşçısı Cezayirlilerin her sokağa çıkışında Fransızlar tarafından katledildiğini, Nazi Almanyası'nda olduğu gibi, Cezayirlilerin de fırınlarda yakıldığını söyledi. Aynı gün konuşan Cezayir Senatosu Başkanı Amar Bakhouche de, altına imza atacağım şu değerlendirmeyi yaptı: "Fransa önce kendi evinin önünü temizlemeli, Ermeni soykırımı iddiaları Türkiye'in önüne bahane olarak konuluyor. Müslüman bir nüfus AB'de istenmiyor." Bakhouche devam etti: "Mayıs 1945'te Fransa'nın Cezayir'de yaptığı gerçek bir katliamdır. Birçok şehir ve kasabada acımasız bir şekilde insan avı gerçekleştirildi. Cezayir halkı bağımsızlığı için 1.5 milyon şehit verdi. Bugün hangi Cezayirliye sorsanız ailesi bu mücadelede kayıp vermiştir." Bitmedi. Bakhouche, dönemin arşivlerinin büyük çoğunluğunun Fransa'ya kaçırıldığını ve sır gibi saklandığının da altını kalın kalın çizdi. *** Tabii Fransa panik oldu. Açıklamalardan bir gün sonra Dışişleri Bakan Yardımcısı Muselier, apar topar Cezayir'e gitti. Gider gitmez de Fransız askerlerinin mezarlarını ziyaret etti. Amaç, "Bak burada benim askerlerim de öldü" imajını oluşturmaktı. Muselier, Cezayir'de yaptığı açıklamada ise, "Gerçeklerin ortaya çıkarılması, tarihçilerin ve araştırmacıların sorumluluğudur. İki hükümet de araştırmacıların bu yönde teşvik edilmesi için hemfikirdir" dedi. Yani sözde Ermeni soykırımı iddialarına karşılık, Türkiye'nin işlediği tezin aynısı... Peki, bu iki yüzlülük değil de nedir? *** Sıra geldi bizim kahreden utancımıza... Yakın tarihimizde, Cezayir ile ilgili kapkara bir sayfa vardır. Hatırladıkça dehşete düşerim. Çünkü, Cezayir'in bağımsızlığı ile ilgili, 1962 yılında Birleşmiş Milletler'de yapılan oylamada Türkiye, Cezayir yerine Fransa'yı desteklemişti... Olacak şey değil! Sen kalk, dünyanın mazlum milletlerinin esaret zincirlerini kırmasına öncülük edecek bir kurtuluş savaşının mimarı ol... Sonra da emperyalizmin uşağı pozisyonuna düş...