"İlk yarının tekme-tokat oyunu aslında Kadıköy alışkanlığını sürdürmek isteyen F.Bahçe sinir katsayısının yüksekliğine mahkum olarak sürdürdüğünün kanıtı oldu"
Drogba kuduruk, Burak azgın, kulübesi ilk defa coşkulu bir Galatasaray gördük maçın başında. İşin tuhafı gergin olan misafir takımdı, rahat olması gerekirken...
Bekir'in ve Melo'nun birer sarı kartı ıskalanmış, o da işin cabası...
İlk yarının tekme-tokat oyunu aslında Kadıköy alışkanlığını dün gecede sürdürmek isteyen Fenerbahçe sinir katsayısının yüksekliğine mahkum olarak sürdürdüğünün kanıtı oldu.
Bir gol geride ve bir adam eksik...
Bunu Fenerbahçe iç sahada yakalasa, farka gider gibi geliyor bana...
Galatasaray'ın vereceği refleks merak konusu oldu stadın ilk yarı kulislerinde...
İkinci yarıda daha bir futbola dönük ve daha etkili bir Fenerbahçe izledik.
Bunun nedeni acaba "Emre'nin yokluğunda bu takımın daha kaliteli" olduğu gerçeği midir diye kendime sormadan edemedim...
70'den sonra direnci arıza veren Fenerbahçe'nin elinde "Webo girer gol gelir" şansı da kalmadığı için Topuz hamlesi geldi.
Amaç belli ki maçı almaktan öteye, bir eksikle bu şekilde tamamlamak idi...
Bu arada Galatasaray'ın maçı Selçuk-Mancini çekişmesi içinde tamamladığını da görmezden gelemeyiz.
Özetle 12 sarı 2 kırmızı çıkan bir "yoğun savaş" izledik ve futbolun esameasi yoktu ortada...
MAÇIN ADAMI
Sıfır hata ile oynayan Semih Kaya
KIRILMA ANI
Emre'nin ne yapıp edip kendini attırdığı an