Adalet, hakem ne derse o değildir...
27 Ocak 2009 01:00
Yere vurulan bir ayağın sıçrattığı bir avuç suyun sellere dönüşmesini hayretle izliyorum. Kırmızı kartı havada sallayarak gelen bir adamın "evine giren hırsızı" yakalamış gibi bir tavrı olabilir mi?.. Yardımcı Erdinç Sezertam'ın, tam sezemeden ve de süzemeden, kırmızı karta vesile olacak şikayetinde "yalan" sezdiğimi, meseleyi kılıfına uydurma telaşı hissettiğimi sezdiğimi söylemeliyim.
Hakem, futbolcudan üstün müdür?..Hakem daha makbul bir kişilik midir?..
Yeminli tercüman mıdır ki, onun söylediğine kayıtsız şartsız inanacağım, futbolcu ise potansiyel sahtekâr durumunda olduğu için mutlaka şüphe duyup, hakemi haklı bulacağım.
Aradan sonraki bölüme bir noter titizliğinde başladıklarını görüyorum. Onlar noter midir?..
Oyuncuyu atmak için iftira atmaya kadar götürdü işi Erdinç Sezertam. Üstüne üstlük, esas yapması gereken görevi ıskalayıp ofsaytı atlayıp bir de gol üretmez mi?..
Yani hatalı ve yanlış olan o...
Demek ki ona değil oyuncuya inanmak için bir sebebim daha var...
Sempatisi hiç olmayan, empati nedir bilmez, antipatisi diz boyu bir adam milli takımın oyuncusuna ve Galatasaray'ın kaptanına iftira attı diyebilmek için çok nedenim oldu.
Futbolun akıl oyunlarına ve son ayların akıl tutulmasına ekleyeceğim bir başka not ise; Erdinç Sezertam'ın iki metre önündeki dirseği görmezden gelişi anekdotudur ve daha çok tazedir...
Socrates'e göre hakimin fazileti doğruyu görmek, hatibin fazileti ise doğruyu söylemekmiş...
Hakem doğruyu göremediği tescilli bir hakem olduğu için doğruyu söylediğine inanmak için bir neden bulun bana; inanayım...
Kızılderililerin bir atasözü vardır:
"Gözün ile değil, yüreğin ile hüküm ver" der.
"Sen kimsin ki üstüme su sıçratıyorsun" tavrını koyduğun adam olmasa sen olmazsın ki...
Sahaya üç tane hakem, tribünlere seyirci, ön localara da yöneticileri koyun.
Maç olur mu?..
Futbolcular gelene kadar olmaz...
Eline bir an evvel bir düdük alıp ortaya geçmeye hevesli bir yan adam gördüm ben. Bir de fark ettim ki "yan adam aslında yanlış adam" oluvermiş.
Oyunu başlatma biçimindeki hatayı da, kırmızı kartın nedenini de yalan beyanlarla kılıfına uyduracaklar...
Sezertam'ınki kanaat bile değil, Yıldırım'ınki ise altı dinamitlenmiş bir noterin tavrıdır.
Ben, daha makbul bir insan olduğuna inandığım Ümit Karan'a inanıyorum.
>> Ödül kıyamet!
Eskişehir'de Tribün Gazetesi'nin Gazi Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi öğrencilerine düzenlediği bir anket sonucunda yılın en canlı ve en aktif radyocusu ve programcısı seçilmişim.
Orada, çok zarif insanlarla ve gerçek spor gönüllüleriyle tanıştım.
Çok da etkilendim.
Haydi Maça ve Lig Radyo maç yayınları sayesinde bir kez daha ödüllendim.
Çok mutluyum...
>> Medya-MHK dansı
Bir hakemin spor medyasını dansa kaldırmasının üstünden bir hafta geçmeden partnerinin ayağına bastı hakemler.
Antalya'da spor medyasını dansa davet eden Selçuk Dereli bir de baktı ki partnerinin ayağı kendi ayağının altında. Kendisi vals yapmak istiyor, spor medyası tango...
Eskişehir'de sergilenen tiyatro, İnönü'de sergilenen müzikal, Sivas'taki trajikomik kara mizah oratoryosu için şimdi ne diyecekler bakalım...
>> POST-İT
Onur Şahin kardeşimi andım geçen hafta. Onun pırıltısına zarar vermek en son düşüneceğim şeydir.
O değil, Ertunç anlatmış o maçı.
Onur'dan özür dilemem gerekiyor, Ertunç'u ise bir daha dinlemem.
Ağabeyinizin yorgunluğuna verin.
>> Kelime Oyunu
Kanal 1 ekranlarında bayıldığım bir yarışma var bu isimde.
Ancak, şöyle bir soru geldi geçen gün:
"İyiden iyiye anlamında bir söz..."
Yarışmacı cevapladı:
"Eni boyu..."
Sunucu "yanlış" dedi ve ekrana "eni konu" yazılıverdi.
Oysa yarışmacının cevabı doğruydu.
"Önünde sonunda, eni boyu, önü sonu" doğrusudur.
Hiç yakışmadı benim sevgili yarışmama...
>> Le vitra için ücretsiz sağlık taraması
Türk Androloji Derneği ve Bayer'in birlikte düzenlediği "ücretsiz sağlık taraması" için İzmir'i bitirdik ve bugünden itibaren Denizli'deyiz.
Koca bir TIR Belediyenin önünde hizmet verecek, ben kahvehaneleri dolaşıp insanları davet edip sohbetler yapacağım.
Denizlispor Başkanı Sayın Ali İpek ile birlikte olacağım. Fortis maçını izleyeceğim. Hafta sonundaki Galatasaray maçına kadar orada ücretsiz sağlık taraması gerçekleştireceğiz.
Le Vitra ölçümleri yapıp maç konuşacağız.
Bir sonraki hafta Konya'dayız. Adım adım Anadolu ve hiç yorulmuyorum nedense...
>> S-ÖZ
"Hüküm vermeden önce her iki tarafı da dinle..." H. Jackson Brown
>> Türk Döner Kongresi Antalya'da bu cuma başlıyor. Moderatörü bendeniz. Tarım Bakanı konuşacak. Türk dönerini
"gaptırmayacaaz" Yunan'a. Cuma Lara'da Titanik'deyiz...