ADAMIN BİRİ BİR GÜN...

Şimdi size anlatacağım şeyi bir masal, masalın kahramanı Riya Bey'i de sanal kabul edin. Zaten tepeden tırnağa banal. Aslında böyle birisi var. Beşiktaş'ta çalışan bir Fenerbahçeli'den söz ediyorum. Masal bu ya.. Ortalıkta çokça raslanan bir tür adamlardandır, o nedenle adına Ahmet diyelim. Prensimizin adı Ahmet Riya olsun. Kahramanımız çok korktuğu için askerden kaçar. Kaçmak için düzmece bir rapor hazırlatır. Para ile değil mi? Yapar tabii. Kendine bir kesik dört dikişle 'çürük' raporu düzdürür. Aradan yıllar geçer, bu sefer sporcu lisansı almaya kalkar ve bu nedenle de 'sağlam' raporu düzdürmesi gerekir. Yapamaz tabii. 50'li yaşlara aylar kalmıştır. Bütün umudu sandığı gibi 50 yaşında artık asker kaçağı olmaktan kurtulacağı şeklindedir. Oysa yanlış bilmektedir. Yaşadığı ülkede bir bakan bile askerden kaçtığı için bakan koltuğundan alınıp, bakanken baka baka askere gitmiştir. Raporu verenler de okkanın altına. Yaşı kaç olursa olsun bizim bey de askere davet edilecektir ve hemen belirteyim bunda en büyük pay benim olacaktır. Atar.. Hiç vuramaz ama hep atar.. Atıcılık belgesi almaya kalkması onu deşifre eden bir gerçektir. Çünkü hiç vuramadığı halde bir sürü kupası vardır. Oysa masal kahramanımız Karaköy'deki plaket ve kupa satan dükkanlardan kupa alarak kazanmış gibi yapmakta ve etiketlerini kendi yazdırmaktadır. Günün birinde Ahmet Riya Prens'e 'ne ettin' diye sorulacak elbet. Çifte kimlikle dolaşır. Hatta şirket kurar. 'İki t'li' ve 'iki d'li' kimlikleri vardır. Aslı D'li olandır. Ya da deli olandır. Babadan tarikata yaslanır ama peynir tabağı başında saatlerce 'çimer'. İçer de burnu tabağa düşer. Hem masondur, hem ülkücü. Ortaya çıkarılmasına az kaldı. Gökten üç değil bir kasa elma düşecek kafasına ve çok kısa zamanda hep birlikte kerevetine çıkartacağız onu.. Masalımızı daha ayrıntılı devam etmek üzere şimdilik donduruyorum. LAFORİZMA Futbol işinin içine sevgili Nilay Aktepe'nin artık 'hayrat' olmaktan çoktan çıkıp 'sebil' durumuna gelmiş internet apartmalarından bir demet daha geldi. Varın siz yorumlayın ve ne demektir, önünüzde kıvıranların alınlarına yapıştırın. Hayatta pek çok insanla karşılaşırsın. Ama sadece gerçek dostlar senin kalbinde bir iz bırakır. Ve istenmeyen şeyler mutlaka bir tehlike ile ilgilidir. Eğer birisi seni aldatmışsa bu onun suçudur. Eğer o kişi seni pek çok kere aldatmışsa bu senin suçundur. Ve unutmayın ki.. Akıllı insanlar yeni fikirleri tartışırlar. Normal insanlar sonuçları tartışırlar. Küçük insanlarsa fikir ve sonuçları bırakıp, bunları tartışanları tartışırlar. Kim para kaybederse çok şey kaybetmiştir ama dostlarını kaybeden daha fazlasını kaybetmiştir. Her kim ki inancını kaybederse herşeyini kaybetmiştir. Çünkü başkalarının hatalarından öğren, kendi hatalarından öğrenemeyecek kadar kısa bir ömrün var. Dün geçmişti, Yarın bir bilmece, Bugün ise bir hediyedir.