İzmir'de 9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde 'sporun neden bu hale geldiği' ana fikri üzerine kurgulanmış bir panele konuşmacı katıldım.
Uzun zamandır tanımak istediğim Göztepe Başkanı Sayın Mehmet Sepil'le birlikte davetliydik ve kendisini yakından tanımak ve onunla birkaç saat geçirmek fırsatını buldum...
Benim bir spor yazarı olarak futbol kulübü başkanları konusundaki tüm ezberimi bozdu...
Formaları yıkasa birkaç bin seyirciyi hemen toplayabilecek ve tutkusu bir karasevdaya dönüşmüş olan milyon taraftarının önünde dinledim kendisini...
Muhteşem projelerine güveniyor, futbol takımının değil, koca bir çınarın başkanı olduğunu her fırsatta dile getiriyor ve en önemlisi 'parayı ben verdim, ben bilirim ben yaparım' başkanlarından değil...
Kendisinden daha iyi bilenlerle çalışmayı hayat felsefesi yapabilen bir enerji adamı...
Yani...
Bildiğimiz başkanlardan değil...
Yamalı kotu, modern gözlükleri, spor ayakkabıları ile dolaşabilen bir sanayici.
Mütevazı...
Engin bir bilgi ve görgü sahibi...
Üstelik...
Tam bir centilmen.
Anlamlı bir ödül aldım
Yenigün gazetesi tarafından düzenlenen "Amatörün Enleri" gecesinde bir ödül de ben kulunuza verildi...
Gece güzeldi ve renkliydi...
Aynı saatlerde Manisa'da kupa maçı canlı anlatımında olduğum için ödülümü benim yerime kadim dostum Oğuz Örnek aldı...
Algı operasyonu
Galatasaray'ın lider gidip geri düşerek döndüğü Trabzon deplasmanı öncesi oluşturulan 'algı operasyonu' başarıyla amacına ulaşmıştır.
En aklı başında insanlardan bile okudum ve duydum 'Fener antipatisi nedeniyle "Trabzon, Galatasaray'a yatacak" cümlelerini.
Bilmiyorum utanıyorlar mıdır ama hâlâ daha aynı oyuna devam ediyorlar.
Örneğin Hamza Hamzaoğlu Salih Uçan'ın cümlesi için 'öyle söylemesi ayıptır' demedi.
'Öyle söylemek zorunda bırakılması ayıptır' dedi...
Arada dağlar kadar fark var...
Pandev olmazdı...
İki forvet bu maç için olmazdı...
Melo'suz olmazdı...
Kanatsız olmazdı...
Bu kadar 'olmazdı' arasında puan da olmazdı...
S-ÖZ:
"Lider olmak nasiptir, orada kalmak marifet..."(Ümit Aktan)
Köşkteki toplantı boşuna mı yapıldı acaba; diye soruyorum kendime... Son maçlara hele de Trabzon'daki maçın sonlarına baktığımda verilen ayarın hemen kaydığını görüyorum...