Cruyff, takıma sahip çık!..

A -
A +

Cruyff, takıma sahip ALMANYA ile Hollanda ne zaman karşı karşıya gelseler, bana hep 1974 finalinin rövanşını oynuyor gibi gelirler. Hani şu Cruyff ile Beckenbauer'in unutulmaz randevusu.. Benim tıfıl bir maç spikeri iken anlattığım o unutulmaz final... Bu kupada ise "yıldızına bağlı" takımlar birer birer demode olurken, "takım olarak düşünebilen" takımlar ise yüzünü geleceğe dönüyor.. Hollanda gibi; umudunu Robben'in yapacaklarına endeksleyen bir takımın, başta söz ettiğim final sonrası bize "total futbol" ile "tamamlayıcı oyun" anlayışını öğrettiğine ve bundan niye vazgeçtiğine artık ben de inanamıyorum.. Son 50 yılın "sabır futbolunu" en iyi oynayan takımı Almanya yine bildiğimiz gibi başladı. Hollanda ise sahanın dörtte üçünü kapatıp Robben'e boş arazi üretecek ani çıkışlar planlıyor gibi. Ama Lahm Robben'in bölgesini "sit alanı" ilan ettiğinden nefes alacak hava bırakmadı takım arkadaşına!.. Sonra da Gomez'in, Mesut yardımıyla dağıttığı göbekten gelen iki golle bitiveriyor Hollanda'nın işi. Çünkü hocası teknik direktör değil, yıldızlara esir düşmüş bir antrenör... İkinci yarıda kim bilir kim telefon etti de Huntelaar'ı aldı oyuna ve kazanması gereken bir oyuna 2-0 geriden gelip asılmayı denedi. Son dakikaların hepsi "nafile çabalar" olarak yükseldi, çünkü "doymuş yağ oranı" en yüksek takım olarak gelmişti bu şampiyonaya bizim eski total futbol harikası Hollanda...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.