Düş yakamızdan Ersun!.

Bunu ben uzun zamandır söylüyordum ama dün gece hiç de organize olmamış bir görüntü veren Milli Takım seyircisi içgüdüsüyle söyledi. Ersun Yanal da tarih oldu artık. Tepeden tırnağa hata giyinmiştik. Maç öncesi tribünleri dolduramamış, sponsorlara teslim edilmiş tribünlerden ateş yağacak sanmıştık. Toplama seyirci opera seyreder gibi bir maç izledi. Futbol Federasyonu da yeni bir neden bulup, "işletme mantığını bilmediğinden" sınıfta kalmayı başardı!.. Hasılata göz diken federasyonun paraya tamah etmesi de, Ersun Yanal'ın puanlara kör bakan oyuncu seçimi ve oyun planı da kahırlarımıza yenisini ekledi. Kısa boylu oyuncularla topu havaya kaldırmak... Bre Ersun hoca, Hakan Şükür'ün resmini koysan bir kafa topunu alırdın. Ayrıca bizim yarı sahamızda rahatlıkla çıkışlar yapan Katsouranis ve Goumas orayı bırakıp çıkamazlardı. Senin planın yerden ayağa kısa ve çabuk adamlarla oynamaktı. Ama Emre ile Yıldıray'a nefes alacak hava bile bırakmayan Yunanistan'ın, son derece çağdaş defans anlayışı 45 dakikamızı ziyan etti götürdü. Bir "B planın" var mıydı bilmiyorum? "Belki vardır" diye sabırla bekledim. Yunanistan da bizim bir hata yapmamızı sabırla bekledi. Ayrıca benim kesin kanaatim, bu takımın geleceğin takımı falan olmadığıdır. Geleceğin takımı Şenol Güneş tarafından Konfederasyon Kupası'nda son kez bir araya geldi, ama Ersun hocanın bilimsel verilerle ters düşen hamleleri bizi aslında tarihi bir yanılgının içine düşürmüştür. İkinci yarıda Ersun Yanal'ın "B planı" forvet sayısını artırmak, 70'ten sonra ortadan birini çıkarıp hücuma birini sokmak gibi ilk akla gelen şeylermiş. Bir arada oynamamış oyuncuları yan yana getiren Ersun, kendi sandalyesini de tekmeleyerek hepimizi kahretti ama kendini de bir güzel bitirdi. Rakibin sol tarafta verdiği boşluğu ve Vryzas'ın ne kadar yorulduğunu değerlendirmekten aciz kalan Ersun, sağ taraftaki imkanları bıraktı ve sola saldırdı. Bu bile teknik adamlıkta yetersiz olduğunun kanıtı oldu ve maç sonunda seyircinin tek organize tezahüratı olan, "Düş yakamızdan Ersun" sözleri benim başlığımla örtüştü ve Milli Takımımız için yeni dönem sonunda başladı!..