Futbolun içinde bu da var

Bu başlığı niye attığımı müsaade ederseniz yazının sonuna bırakayım. Daha maç başlarken dikkatimi çeken bir gerçekle başlayalım. Türkiye Ligi'nin en beyefendi iki başkanı karşı karşıya geldi. Ayrıca futbolculuk kariyerleri çok yüksek iki hoca da bildiklerini döktü sahaya. Ama dakikalar ilerledikçe gördük ki, Aykut hoca, Hagi hocadan daha iyi biliyor bu işi. Tribün ve sahadaki kalite üst düzeyde. Dolayısıyla beklentiler de çok fazla. Malatyaspor, G.Saray'ın defansına değil ama orta alanına iyi ve sağlam basarak başladı. Aykut hocanın tercihi, "Musluğu kapatırsan yalak dolmaz" felsefesiydi yani. Bunun sonucu olarak da ilk 45 dakikada Aykut hoca altı kere gole geliyor, bir kez de buluyor. Üstelik Ali Sami Yen'de ve Hagi hoca daha hiç rakip kaleye gidememişken. Anlaşılan bir kez daha hiç bir yeni planı olmayan, kazanmak için farklı hiç bir proje üretemeyen ve rakibinin iki hafta kafa olarak hazırlandığı ve beklediği rakip olarak sahaya çıkan bir Hagi. Karşısındaki ise iyi ders çalışmış, hazırlığını ciddi olarak yapmış bir Aykut. Ayman, Murat, Ömer ve Mert gibi oyuncularını çok doğru yerlerde kullanan, üstelik golü bulduğu anda, golü attıran adamı kenara alacak kadar doğru ve radikal olabilen bir hoca. 30 metre yanındaki kulübede ise devre arasına kadar değişiklik için bekleyen ve göz göre göre maçı 15 - 20 dakikalık, "Gazla" kazanmaya çalışan bir Hagi. Hani hep derler ya, "Hak eden kazansın" diye. Belki de ilk defa öyle oldu ilk yarıda. İkinci yarıya, "Kafadan" yapması gereken bir şekilde "Gazı kökleyerek" girdi G.Saray. Nitekim, "Rakip kaleye kendin gidemiyorsan, topu at" prensibi ve ikinci denemede takımını maça ortak eden Volkan. Ardından bir kez daha Hagi krizi. "Ne kadar ilerde oynayabilen adam varsa oyuna sok" felsefesiyle derdest edilen bir kader maçı. Kalan dakikalarda maçı bir kaza golüne bağlayan şampiyonluk adayı bir takımın hocası. Öte yandan Cafercan gibi bir yeteneği, kayıp bir maçın içinde kullanmayı akıl eden Hagi!.. Hem Cafer'in canına etti, hem de maçın... Aslında dün gecenin özeti şu: "Aykut hocanın takımı mükemmel oynadı. Yardımlaşma ve kademe dersi verdi. Takım halinde hareket etti. Hücumda ve savunmada hep 11 kişiyle vardı. Sonuç olarak da mutlak hak ettiği bir maçta, çok kötü bir rakibini yenemedi." Biraz dalga geçer gibi olacak ama, düşüşü krize çeviren bu oyuncular ve Hagi hoca, yazımın başlığının açılımını çoktan hak etti bile. Futbol bu!.. Sürprizlere açık bir oyun.. Malatyaspor, G.Saray'ı İstanbul'da bile yenemeyebiliyor!.. Futbol içinde bu da varmış.