Harika bir geceydi

A -
A +

İlk yarıda Galatasaray’ı, ikinci yarıda Beşiktaş’ı alkışladık. Sonuçta adalet yerini buldu ve puanlar paylaşıldı…

Maç başlarken her türlü organıyla Beşiktaş’ın bu ligin ‘müdürü’ olduğu belliydi…            Hatta yenerse ‘genel müdürlük’ makamına oturacağı kabul gören yaygın bir görüştü... 
Oğuzhan ve Sneijder iki takımın ‘konsolos görüntülü’ iki adamı olup, maç ‘manav görünümlü’ olanların kazanacağı bir maça benziyordu...
Aristokratlardan değil, proleterlerden bekliyordum maçı çözecek hamleleri...
İlk yarı bitimine baktığımızda Oğuzhan ‘sefaret kavası’ gibi, Sneijder ise ‘başkonsolos’ gibi göründüler...
Oyunun başında dominant karakter Beşiktaş bir köşe vuruşunda ‘bir ön direk arkadan bir arka direk’ sendromuyla ilk gelişinde rakibinin golünü kabul buyurdu. Görüntü rakibinin teknik üstünlüğünü gücüyle bozan ve üstünlük sağlayan Galatasaray fotoğrafıydı. Bu arada Gökhan Gönül’ü hırpalayan Bruma’nın da hakkını teslim edelim...
Nitekim kontrolden çıkan ve davul gibi gerilen Beşiktaş savunmasına ‘kuzey alp disiplini’ slalomu yaparak giren Bruma ilk yarıyı çözdü...
İkinci yarının formülü ise dirençli savunma ve inanmışlığının orta alan üstünlüğüne kurgulanmıştı ama ileride hiçbir etkinliğiniz kalmadıysa yemeniz ve puan kaybetmeniz kaçınılmaz olurdu...
Burada hamle şansını kullanamayan Riekerink’i suçlarım ben. Son çeyrekte kenarda bekleyenleri oyuna atamayan bir kulübe suçludur...
Son 15’te maça ortak oluverdi Beşiktaş…
Hatta alabilecek üç puanlık hamleleri de denedi...
Sonuçta adalet yerini buldu diyelim ve puanları ortadan ikiye bölelim…

Maçın admaı: Orman ve Özbek. Böyle bir gecenin mimarı olan iki başkanı ‘Maçın adamı’ seçiyorum...

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.