Kartal gergindi...

A -
A +

 Maçın çok fazla hikâyesi vardı ve o nedenle bu maçı izlemeye ben talip oldum. Haftanın en fazla 'futbol ihtimali' taşıyan maçıydı bu bana göre.
Bir kere 'rakibinin su basmanını' yapan bir hoca, huyunu suyunu çok iyi bildiği bir rakibe karşı oynayacaktı ve bu da bana yeterdi...
Çalımbay az ötede Şifo'nun eski, Aybaba'nın yeni takımını izliyor...
Bir devreyi çöpe atan Beşiktaş bana hayal kırıklığı yaşattı. İkinci bölgede basan Antalyaspor daha kalabalık ve daha iştahlı olunca üç defansif orta alan kurgusuna sahip Beşiktaş'ı kilitlemeyi başardı.
Joseph Boum da yüksek toplarda Almeida'ya şans vermeyince oyun konuk takımın istediği gibi gider oldu.
Aybaba'nın seçeneği azdı ama Bilic'in vardı...
Madem Fernandes yok o zaman yarım da olsa maç Oğuzhan'a ihtiyaç duyuyordu...
Bu son yarım saatte gerçekleşti ve Antalyaspor ilk 1 saatte olduğu gibi çıkamaz oldu...
Baskının yoğunlaştığı son yarım saatte, iştah yerini sertliğe bıraktı ve iki takımda iyice hakemle oynamaya başladı.
Biraz da tadı kaçtı maçın.
Mücadele üst düzeyde ama futbolla pek ilgimiz yoktu ve ben bir kez daha kötü bir maç seçtiğim için cuma gecemin ziyan olmasına üzüldüm.
Sonları yaklaştıkça konuk takımın bir puan için kıyasıya savunduğu maçta belli ki atan alacaktı...
'Gol atan galip' şeklinde final yapan maçı aslında Beşiktaş çok şey yitirerek tamamladı.
Aslında maça çok gergin başlamanın bedelini ödedi de diyebilirim...


MAÇIN ADAMI
Jones'un yerini Oğuzhan'a bıraktığı an...

KIRILMA ANI
Basmadık yer bırakmayan Enoh...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.