Siz eğer; yarıştığınız rakibinizin böğrüne darbeli matkapla laf sokarsanız, gün gelir onlar da size aynı kelimeleri kullanabilir ve iğne batırabilir.
Rakibinin hocasının, bana göre çok önce olması gereken, kimilerine göre gecikmiş, bir azınlığı göre de sürpriz sayılabilecek istifasını kalkar 'irdeler...'
Rakibinin gündemini elinden almak üzerine geliştirdiği stratejilerin onda birini takımının mühendisliği için geliştirse; çoktan 4 yıldızlı olması gerekirdi, diyebilir...
Rakibinin elinden oyuncu kapmak eforu ve masrafı nedeniyle yorulmuş ve yıpranmış olmasa; çoktan Avrupa'dan bir kupa kapmış ve gelmiş olurdu...
KİM DAHA DİK ?..
Kocaman dik durdu mu?
Dursaydı çok önceden istifasını yalama yapmaz ve gitmiş olurdu...
İstifa etti mi, ettirildi mi?
Önemsiz, çünkü saygınlık, kabul edilebilirlik zedelenmesinden mustarip olan camiasında durması zaten hata idi...
'Bizi planlı bir şekilde yıpratıyorlar... Yaşatılan büyük zulüm...' gibi iri iri laflar ediyor Kocaman.
Hâlâ daha; sonuçlanmayan bir dava nedeniyle 'sistemin' sistemli bir biçimde zulüm uyguladığı çevre camiaların çektiği zulmü görmezden gelip bunu kendisine zulüm olarak algılaması nasıl bir algı yanıltmasıdır acep?..
Aslında yıprattıkları nedeniyle yorgun...
Yıprattıklarının kendisine verdiği her cevabı zulüm olarak algılayan bir camianın öndeki akıncısı olmak onu çoktan yormuştu...
Gitmeliydi...
Gitti...
KILIÇ-KALKAN
Kılıç hücum, kalkan ise savunma silahıdır...
Sayın Aziz Yıldırım uzunca bir süredir kalkan olarak kullandığı Aykut Kocaman'ı aynı zamanda bir hücum silahı olarak da kullanıyordu.
Kalkanıyla saldırıyordu...
Şimdi kılıcı kaldı mı bilinmez ama kalkanının olmadığı kesindir.
Görev süresinin ilk yarısında gerçekten Fenerbahçe'yi bir yerden aldı ve bir yere taşıdı.
Abat etti...
Görev süresinin ikinci yarısında Fenerbahçe, bu kez başkanını bir yerden aldı ve bir yere taşıyor.
Abat ediyor...
Bir camia bir adamı sırtına alıyorsa orada korkulacak bir dönem başladı demektir.
Aniden atar sırtından ve düşersiniz...
Madem ki futbol bitti ve can sıkacak başka şeyler aranmaya başlandı; o zaman acilen ligin başlama tarihini temmuza çekelim ve statlarımıza klima takalım...
Zihni Sinir gibiyim di mi?..
EPİKÜR DENKLEMİ
Serdal Adalı ve Murat Aksu hesap soracaklar...
Hesabı soracakları dönemin yöneticileri olarak o dönemin başkanından hesap soracaklar...
Hesap vermesi gerekenler hesap soruyor...
Fikret Orman ise hesap soramıyor...
Hesabı hâlâ daha hesap vermesi gereken Yıldırım Demirören sorabiliyor.
Epikür...
Ünlü filozof mezarında fırdöndü oldu...
'İki ayrı şey bir üçüncü şeye eşitse, o iki ayrı şey gibi görünen şeyler aslında birbirine eşittir...'
Çarşının girişine asılası bir denklem...
S-ÖZ:
'İstifa ettikten sonra unutulmak istemiyorsanız, ya okumaya değer bir şeyler yazmış olun, ya da yazılmaya değer bir şeyler yapmış olun...'
40 yıllık meslek hayatımın sonunda öğrendim ki; 'şununla çalışmam, burada yazmam' dememek gerekirmiş. Herkes her takıma geri dönebildiğine göre...