Sadece üç puan; o kadar...

A -
A +

 Ligin nispeten kolay dönemeci gelmiş Macncini'ye çatmış...Karabük - Kayseri - Konya...Yenmezsen döverler cinsinden maçlar...

Ama "mucit Mancini" sol  bek arayışlarına sürpriz bir Eboue harekâtı ile nokta koyuyor ve Muslera'nın ikinci laubaliliğinde golü yediklerinde Eboue ortada yok.
Haydı Sabri sola...
Bir hafta önce de Dany...
Sol taraf "devre mülk" gibi...
Dönem dönem biri oynuyor orada...
Rakip kaleye gitmişlik  yok onca forvete rağmen, Konyaspor'un ise atabileceği en az  üç gol daha var ortada...
Zaten bu maçın ilk yarısı 0-3 yerine 1-1 bitiyorsa ya Drogba "sihirbazdır", ya da Konyaspor çok kısmetsizdir. İlk yarı eşitliğinin hiçbir bilimsel futbol verisi olamaz çünkü. 210 isabetli pas yapan takım perişan, 102 isabetli pas yapabilen ise farkı kaçırmış ilk yarıda...
Düşünün ki; iç sahada oynadığı Karabükspor maçında ilk kornerini 39'da atabilen bir hücum zenginliği,  yine iç sahada Konyaspor maçında ilk kornerini atmak için 77. dakikayı bekleyen G.Saray'ın yeni yapılanmasıyla gelişen (!) futbolu...
Beni bu sonuçlar nedense tatmin etmiyor...
Ben oyunlara takılıyorum...
Antalya ve Rize maçlarının beraberlik oyunlarını, Karabük ve Konya maçlarının üç puanlı oyunlarına tercih edenlerdenim...
Analizi yapılamayacak bir maçın üç puanı tertemiz bir oyun sunan Konyaspor'a gitmediyse bunun tek nedeni oyuncu kalitesinin farkıdır, ama asla oynanan oyunun farkı değildir...
Özetle..
Gittikçe geriye gidiyor Galatasaray... 

MAÇIN ADAMI
Muslera'yı sıcak tutan Sabri 

KIRILMA ANI
Didier Drogba'nın golü
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.