Stratejik hatalar

Liderliği bırakan Beşiktaş'tan başlayalım... Liverpool dönüşü şunu düşünmeliydiler:'Liverpool turu bana 1.5-2 milyon avroya getirir ya da getirmez, ama lider olduğum ligin sonunda katılacağım Şampiyonlar Ligi en az 20 milyon avro getirir...'

Rotasyon ve esirgenen oyuncular hakkında bu minval üzerine karar verilmeliydi...

Liverpool'dan doğruca Eskişehir'e uçulup maça orada hazırlanılmalıydı...

Ayrıca Bilic, Demba Ba, Gökhan Töre ve birileri daha; çok iyi biliyor ki Liverpool maçıyla dünyanın önüne çıkacaklar, oysa Eskişehir maçı ile sadece burada bir iki program boyunca konuşulacaklar...

Yani; kendilerine yonttular...

Trabzonspor ise sezon başındaki yanlış planlamanın, kadro mühendisliğindeki fahiş hataların bedelini ödüyor. Şimdi elinde ne Avrupa'sı kaldı ne de ligi...

Avrupa'ya gidebilmenin kestirme yolu olan Türkiye Kupası'nı da gömdüler Avni Aker'e...

Bu konuda en az hata yapan, hatta hiç hata yapmayan Fenerbahçe ise bunun karşılığını bulunduğu yer itibariyle almış görünüyor...

Sevk ve idare

Başkanlık ve teknik adamlığın büyüsü, malzemesi insan olan bir gurubu doğru bir biçimde 'sevk ve idare' edebilmektir.

Bunun da iki ayağı vardır...

Birine 'sezon stratejisi', diğerine ise 'maç stratejisi' denir...

Sezon stratejisini doğru yapan ve planlayan bir tek takım var ortada, o da Fenerbahçe...

Maç stratejilerini ise doğru planlayan tek bir adam var o da Aziz Yıldırım..

Mesela, son 10 dakika Bosingwa'yı oyundan almak, 'maçı nasıl olsa kazandım' diyerek elindeki kuştan da olmak demektir...

Nasıl ki Hamza Hoca, tek hatasında elindeki maçı, ortayı güçlendirmek yerine öne iki adam daha atarak kazanamadıysa...

Ama bunu bir kere yaptı...

Önemli olan da sezon içinde ders almak, maç içinde de ders verebilmektir...