Ürkek egemenliği

A -
A +
Erkek ile ürkek arasında tek kelime fark eder. Birbirinden çok uzak olduğunu sandığımız bu iki kelimenin anlamlarının da bir harf farkı kadar yakın olduğunu vurgulamak istedim. Son haftalarda "erkek" duruşunu sergileyecek hakemler yerine itilip kakıldığı için "ürkek" duruşlar sergileyen hakemlerin seçilmesinden mustarip olduğum içindir serzenişim. Biz "erkek" kelimesini cinsiyet belirlemesinden daha çok, duruş ve tavır, sertlik ve asık surat, güç ve kuvvetle nikahlar ve öyle kullanırız. Öyle de algılarız. "Kadın" zayıf ve yetersizmiş gibi başlarız işe... Erkeklerin dünyasıdır bir futbol sahası. Bir adamı salarız ortaya, ortaya saldığımız başka bir gurup adamın karşılarındaki bir başka gurup adamı yenmesi için her şeyi denemelerine bakarız ve ortaya saldığımız adamın yetkilerini hep bizim seveceğimiz şekilde kullanmasını isteriz. Öyle olmadığı zaman "bizimkilerin" ortadaki "ürkek" adamı itip kakmasından zevk alırız. Karşı gurubun adamları itip kaktığı zaman ise "erkek" olmasını bekleriz hani şu baştaki cinsiyet belirleyici durum dışındaki kavramlara verdiğimiz randevuyla... Bizim için "ürkek", rakip için "erkek..." Bir 90 dakikada "arı adalet" yoktur, olamaz ve olamayacaktır da... Bizim takımlarımıza olan obez tutkunluğumuz ve özürler barındıran sadakatimiz böyle sulanıp filizlendirildikçe; bunu "storlardan" alışverişin ötesine taşımak ve gidip kelle kopartacak hale gelmek nasıl kolaysa, bizim gibi "öteki dünya" ülkelerinde, sahadakinin de beslendiği yönetici ve taraftar ve medya üçgeni içinde ortadaki erkeği ürkeğe dönüştürmesi işlemi artarak büyüyecektir. Çünkü oraları korkakların kazandığı dünyanın prangalı sevgilerinin sergilendiği yerlerdir. O 7 dönüm bize yarayan her şeye "eyvallah" dediğimiz bir arenadır. Son haftalarda gerilen ve gerildikçe sahada "erkek" olmasını beklediğimiz adamı "ürkek" bir adam haline dönüştüren, korkutan, hata yaptıran, yetkilerini hatalı kullanmasını sağlayan davranış özellikle bir takımımız tarafından abartılı olarak kullanılmaktadır. Benim tuhafıma giden ise; bunlara pabuç bırakmayacak hakemlerimiz olduğu ve asla oralara verilemediği gerçeğindeki adaletsizlikte çöreklenmektedir. Lig başladığından bu yana üç hakem telef oldu bir takımımızın maçlarında. Hep "erkek" değil, "ürkek" oldukları için bilmem kaç hafta ceza alanların arasına katıldılar. Omuz atılan, eline vurulan, göğsünden itilen birisinden "erkeklik" bekleriz daha çooook, ama göreceğimiz "ürkeklikten" başka bir şey olamayacaktır. Çünkü TFF ile MHK ürkmektedir. Bu iki kuruluşun açılımı ise ne Türk Elektrik Kurumu, ne de Çocuk Esirgeme Kurumudur. Açılımları Futbolun Patronları anlamına gelir ve onların, sahadaki gariplerden daha "ürkek" olduğunu söylemektedir... POST-İT En zor iş bu akşam oynanacak maçtan önce bu köşeyi teslim etmek zorunda olmak. Beşiktaş Avrupa'da 200. golü yedi mi, yoksa Avrupa'da 100. golünü attı mı?.. Siz şu an benim gibi bu sorunun cevabını biliyorsunuz, ama ben şu satırları yazarken bilemiyorum... S-ÖZ Genç iken ancak öğrenebiliriz, ancak yaşlanınca anlayabiliriz de öğrendiklerimizi... Ümit Aktan Entelektüel Boyut Rahim Er abinin köşesinin ismini affına sığınarak kullanmak zorundayım. Lig TV'deki Günaydın Futbol ile NTV Spor'daki Spor Basınında Bugün programlarına esir düşüp güne geç başlamaktan bıktım. Futbolun ve spor basınının eleştirisinin entelektüel boyutu ile yapılabileceğini kanıtlıyorlar. Sakın gazete almaktan kurtuldum diye bunları söylüyorum sanmayın, tam tersine yarım bıraktıkları bir bilgi nedeniyle almayacağım bir gazeteyi bile gider alır oldum. Ayrıca; Öztürk Pekin geçenlerde bir çıtanın altından geçen bir oyuncuyu yorumlarken bir danstan söz etmişti ve "lambada" demişti. Bizi eleştirin dediği için o koca 2-3 saatlik programdan bir eleştiri buldum ve yazıyorum. O dansın adı "limbo"dur... İyi ki varsınız Öztürk Pekin, Atilla Gökçe... Prometeus Efsanede, Prometeus ateşi alıp insanlara verdiği için mitolojinin baş aktörü Zeus tarafından cezalandırılır. Onu Kafkasya'da bir dağın tepesine zincirlerler. Kartallar gönderirler üzerine karaciğerini yesin diye. Gece karaciğer yenilenir, ertesi gün kartallar yine saldırır. Prometeus'un acısı artsın ve dinmesin diye... Fatih Hocam... Niye bu ateşi çaldın da bize verdin, bizi inandırdın. Kartallar yesin de karaciğerini, gör gününü... >> Sıraya koydular. Önce 12 Dev Adam, sonra Avrupa Şampiyonası ve ayak topu, ardından yine 12 Dev Adam. Huh-hah oooniki dev adam...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.