Karnınızdaki bebek depresyona girer mi?

A -
A +

24 yaşındayım, 4 ay önce evlendim ve 3 aylık hamileyim. Ailemden uzakta yaşıyor olmam, üstüne de hamilelikte yaşadığım sıkıntılar eklenince, bunalıma girdiğimi hissediyorum. Eşimden başka bana destek olabilecek bir yakınım yok. Bu depresif halimin bebeğimin gelişiminde bir zararı olur mu? Kendisi de depresyona girer mi? Ne yapmalıyım? > Semra Özdemir Karnınızdaki bebek depresyona girer mi?
Değerli kardeşim, bir hanımın asıl yuvası eşiyle paylaştıkları ev olup, anne-babası onun için artık akraba olmuş demektir. Gelinlerimiz, baba evini geride bırakmalı, dünya ve ahiret için eşiyle ortak paylaştıkları yuvalarını maddi-manevi olarak mamur etmeye bakmalıdırlar. Huzurun kaynağı sıcak bir yuvadır. Bunun için eşler birbirlerine saygı ve sevgide kusur etmemeli ve güven vermeli. Bazı gelinlerimizin yaptıkları gibi her gün anne-baba evinde olmak yerine, zamanlarının büyük kısmını evlerinde geçirmeli, eşlerini ziyadesiyle memnun etmenin yollarını bulup bunu uygulamaya geçirmelidirler. Böyle olunca da evler, cennet bahçelerinden biri hale gelip evlilik müessesesi hayatları boyu keyifle devam ettirilen bir birliktelik haline gelmiş olur. Gebelik, Yüce Allah'ın, tüm canlıların nesillerini devam etmeleri için bahşettiği, tamamen fizyolojik ve normal bir süreçtir. Çok abartılacak bir durum değildir. Bir hastalık dönemi haline getirilmemeli. Yakın zamanlara kadar annelerimizin çoğu evlerde doğum yapmakta ve günümüz tıbbının sağladığı her türlü imkanlardan faydalanamamaktaydı. Buna rağmen tevekkülle huzur içinde hayatlarını idame ettirmekteydiler. İçinde bulunduğumuz zamanda, Yüce Rabbimiz'e sonsuz şükürler ve hamdü senalar olsun ki; her türlü maddi ve tıbbi nimetler ile imkanlar mevcut olup hamilelik süreçleri de uzman hekim kontrolleri ile sıkıntısız ve rahat bir şekilde tamamlanmaktadır. Bu sebeple normal bir süreç olan gebeliği çok büyütmemeli, kişinin en büyük yardımcısının da sonsuz rahmeti ile bizlere muamele etmekte olan Rabbimizin her daim yanımızda olduğunu bilmeli, O'na kulluk vazifelerimizi elimizden geldiği kadar yapmaya gayret ettiğimiz takdirde gönlümüzü ferah tutmalıyız. Böyle hareket ettiğiniz takdirde göreceksiniz ki, ne depresyon kalmış, ne de anksiyete, tüm hayatımız neşe ve huzurla dolmuş, hiç de yalnızlık çekmemiş olarak ömrümüzü sağlıklı bir şekilde sürdürmüş oluruz. Mutluluğun reçetesi; kişinin geçmişten ders alıp eksikliklerini düzelterek olumsuzlukları da unutup içinde bulunduğu anı, maddi-manevi olarak çok iyi değerlendirip geleceğe de daima iyimser bakarak hayatını idame ettirmeyi kendine düstur edinmesidir. Üzüntü, sıkıntı, her şeyi dert yapma; vücudumuzun savunma (immün ) sistemini zayıf düşürerek her türlü hastalığa açık hale getirir ve hamilelik dönemlerinde fetusü (anne karnındaki canlıyı) de olumsuz etkiler. Bundan dolayı hamur işi ve tatlılar ile pirinç ve şekerden tadımlık yiyerek sağlıklı ve dengeli beslenip üzerimize düşen maddi-manevi vazifelerimizi de yaptıktan sonra hiçbir şeyi kafaya takıp dert edinmeden yaşamayı kendimize prensip haline getirdiğimizde hiçbir sıkıntımız olmadan yaşarız. İRRİTABL BAĞIRSAK SENDROMU İçin için üzülmek sizi kemirmesin! Yaşım 30, boyum 1.85, kilom 94. Kabızlık ve bağırsak tembelliği benzeri rahatsızlıklar yaşıyorum. Günde 1-2 bağırsakları çalıştıran sinameki gibi doğal bitki çayları içiyorum. Bunun bir zararı olur mu? > İbrahim Yılmaz Sevgili kardeşim, boyuna göre 10 kilon fazla. Öncelikle sağlıklı ve dengeli beslenip ideal kilon olan 83-84'e inmelisin. Fazla kilolu olmak; başta kanser, kalp ve damar hastalıkları olmak üzere hayatı ciddi manada tehdit eden hastalıkların zemin hazırlayıcısıdır. Sendeki şikâyetlerin asıl sebebi büyük ihtimalle İrritabl Bağırsak Sendromu'na (İBS) bağlı gibi gözükmekte. Çoğu defa da kendini kabızlık, şişkinlik, geğirme ve hazımsızlık; seyrek olarak da cıvık büyük abdest, göbek çevresi ve sol alt batın kadranında müphem ağrılarla kendini gösterir. Bu hastalık tablosunun da asıl sebebi; günlük hayatımız içinde uzun süreli ruhi gerginlik, üzüntü, sıkıntıları bünyede tutmaya bağlı gelişen hormonal sistemdeki dengesizliktir. Bünyemize musallat olan hastalıkların birçoğunun sebebi strestir. Bundan dolayı Arapça'da alçak (dena) anlamına gelen ve Yüce Rabbimiz'in indinde karasineğin kanadı kadar değeri olmayan dünya için ne çok üzülmeye, ne de çok sevinmeye gerek yoktur. Sinameki bitkisi, bağırsak hareketlerini uyaran ve artıran bitki olup günde 1 fincanı geçmemek şartıyla kullanılabilir. Sadece tek bir bitki veya gıdaya yüklenerek tek yönlü beslenme tarzı yerine, faydalı bütün nimetlerden orta kararınca kullanmak gerekir. Günümüzde İBS'nin bazı tipleri bağırsaklarda çeşitli sebeplerle aşırı bakteri üremesine de bağlı olabilir. Böyle bir durumun olup olmadığı, bir dahiliye uzmanına detaylı muayeneyle gereken tetkikleri yaptırılarak tespit edilir. Rifaksimin türü antibiyotik Mebeverin HCL grubu ilaçlar ve diğer tedavilerle oldukça rahatlarsınız. Tedavinin süresi konusunda ise hekiminizle yakın diyalog kurarak kontrollerinizi ihmal etmeyin. Ayrıca gazlı içecekler, hazır ve baharatlı gıdalar, bulgur, kuru fasulye gibi yiyeceklerden uzak duracaksınız. Sevgi timsali Ağabeyimiz Çok kıymetli okuyucularımız, cumartesi günü Rahmet-i Rahmana tevdi ettiğimiz, tebessüm ve sevgi timsali sevgili Enver Ağabeyimiz için Yüce Rabbimizden gani gani rahmet eylemesini, mekanının cennet olmasını niyaz ediyor, ruhu için hepinizi 1 Fatiha, 3 İhlas-ı Şerif okumaya davet ediyorum. Yüce Rabbim, O'nun bıraktığı sevgi mirasını layıkıyla taşımayı hepimize nasip eylesin.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.