Bitkilerin erkek tohumları olan polenler, taşındıkları yerden kilometrelerce uzaktaki kişide bile alerjiye sebep olarak, güzel bahar günlerini kâbusa çevirebiliyor...
POLENDEN NASIL KORUNABİLİRİZ?
Polenlerden kaçınmak oldukça zordur. Çünkü atmosferde hava olan her yere yayılır, evimize, iş yerimize, arabamıza havanın olduğu her yere ulaşırlar. Yine de şu tedbirleri alabiliriz:
> Polenlerin yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkılmamalı, açık havada spor yapılmamalı.
> Güneş gözlüğü kullanılmalı, burun ve gözler yıkanarak yapışan polenler uzaklaştırılmalı.
> Her gece saçlar yıkanmalı.
> Evler öğleden sonra havalandırılmalı, sabah saatlerinde pencere açılmamalı.
> Ev içi havanın temizlenmesinde hepa filtreli hava temizleyicileri kullanılmalı.
> Çamaşırlar ev içinde kurutulmalı.
> Araçların camları kapalı tutulmalı ve polen filtresi ilkbaharda sık sık değiştirilmeli.
Sevgili okuyucular, sağlığımızla ilgili temel konulara bir kaç aydır aralıksız devam ettik. Bu haftaki ise daha güncel, mevsimsel bir rahatsızlık olan Alerjiyi, onun da en çok rastlananı 'Polen Alerjisi'ni irdeleyeceğiz.
Alerji: Kişilerin, aslında zararlı olmadıkları halde bazı maddelere karşı aşırı reaksiyon göstermesidir. Bizi zararlı organizmalara karşı koruyan bağışıklık sistemimiz, görevleri istilacıları (antijenleri) zararsız hale getirmek olan vücut savunmacılarını (antikorlar) üretir. Normalde vücudumuzu koruyan bağışıklık sistemi, bazı insanlarda zararlı olmayan birtakım maddelere de aşırı cevap verir. Bu reaksiyonlara aşırı duyarlılık ya da "alerji" adı verilir. Alerjik reaksiyona yol açan antijene de "alerjen" adı verilir.
ALERJİ SADECE GENETİK Mİ, BAŞKA SEBEPLERİ YOK MU?
Alerjik reaksiyonlar, tek tip değildir; birçok yolla ortaya çıkarlar, vücudun değişik bölümlerinde meydana gelebilirler ve çeşitli şiddette olabilirler. Bağışıklık sistemimiz, iyi bir belleğe sahiptir. Yabancı maddelerle karşılaştığında, onları tanımayı ve belleğine almayı öğrenir. Ardından yabancı maddelere (antijenlere) karşı antikorlar üreterek cevabını hazırlar. Organizmada ne zaman aynı antijen görülse, hatırlama özelliği nedeniyle daha önceden hazırlanmış cevap başlar. Bu nedenle saman nezlesi olan bir kişi her yıl polenlerle karşılaşınca bağışıklık sistemindeki bu özellik sebebiyle hemen reaksiyon gösterir. Bunda hem genetik hem de çevresel faktörler rol oynar. Alerjenler çoğu insan için zararsız partiküllerdir. Ancak atopik yani "alerji gelişimine yatkın" bünyeli kişilerde alerjik hastalıklara sebep olurlar.
POLENLER NASIL ALERJİ YAPAR, HANGİ AYDA ARTAR?
Polen (çiçek tozu): Bitkilerin genetik bilgilerini taşıyan erkek tohumudur (üreme tanecikleri). Gözle görülemeyen bu tanecikler genellikle rüzgârla geniş sahalara ve çok uzak mesafelere yayılır, evlerimizin içine kadar girebilirler. Alerjik kişilerin polen alerjileri farklılık gösterir. Ağaç polenleri daha çok Şubat-Mayıs, ot polenleri Mayıs-Haziran aylarında, yabani ot polenleri ise yaz ortasından sonbahara kadar şikayetlere sebep olur. Sabah saatlerinde havadaki polen miktarı fazla, yağmurlu ve sisli havada ise azdır.
Bağışıklık sistemimiz, alerjen polenlerle tekrar karşılaştığında, alerjik hastalık belirtilerine sebep olan birçok madde salgılar. Ardından da burun ve gözlerde kaşıntı, hapşırma, burun akıntısı ve gözlerde sulanma gibi şikayetler ortaya çıkar. Ayrıca önümüzdeki haftalarda bahsedeceğim "astım" belirtilerini de ortaya çıkarabilir.
Evdeki tehlikeler KÜF MANTARLARI
Mantarların sporları alerjeniktir. Genellikle orta ısıda ve bol rutubetli yerlerde çoğalırlar. Ev dışında, bitkiler, hayvan artıkları ve toprak üzerinde ve ev içinde ıslak zeminler, duşlar, banyo örtüleri, klima ve nemlendirici cihazlar üzerinde bulunabilirler. Bunların kesin bir mevsimsel periyodu olmamakla birlikte ilkbaharda sıcakların artmasıyla çoğalırlar ve ilk soğuklarda ise kaybolurlar.
EV TOZLARI
Akarlar gözle görülemeyen, çevre şartlarına oldukça dirençli olan, sıcak ve nemli ortamlarda kolaylıkla çoğalabilen, ev tozu içinde yaşayan canlılardır. Akarların vücut proteinleri ve dışkıları alerjenik özelliktedir. Akar alerjenleri yastık, yatak, halı ve kumaş kaplı mobilya gibi toz tutan ev eşyalarında yüksek oranda bulunmaktadır. Bu alerjenlerin solunum yolu ile alınması, hastada allerjik şikayetleri başlatmaktadır.
EVCİL HAYVANLAR
Önceleri sadece kırsal kesimde görülen hayvanlara karşı alerji vakaları, şimdilerde evde hayvan besleme alışkanlığıyla birlikte kentlerde de önemli ölçüde artmıştır. İşte vevde en sık karşılaşılan alerjenler:
> Kedi-Köpek: Salya ve tüylerde bulunan alerjenler evin diğer yerlerine de yayılır.
> Kuş: Tüyleri mantar ve akarlar için uygun üreme ortamları sağlar.
> At: Kılına alerji, sadece binenlerde veya bakıcılarında gelişir.
> Hamamböceği: Eski binalarda ve kalabalık apartmanlarda alerjenlere çok rastlanır. Nem ve gıda artıklarıyla beslenirler.
OKUYUCUYA CEVAPLARBenim akneyle, eşimin kırmızılıkla başı dertte
> Mine Yörük / BALIKESİR
34 yaşındayım 14 senedir akne ile uğraşıyorum, neler tavsiye edersiniz? Eşim ise beyaz tenli, öyle yazın denize girip güneşlendiği filan yok ama özellikle sırt bölgesinde kırmızı kan gibi lekeler var, bunlar nedir?
CEVAP: Akne dediğimiz yağ bezi kanallarının tıkanması ve ardından iltihaplanması durumu olan sivilcelerin sebebi yağlanma ve hormonaldır. İlaç tedavisinden önce mutlaka kilo verilmeli, kuruyemiş, çikolata, kola, tereyağı ve içyağı gibi hayvani yağlardan mutlaka uzak durulmalı, yumurta 10 günden daha sık aralıkla yenmemeli, bu tedbirlerle netice alınamazsa cildiye uzmanı refakatinde ve bu ilacın karaciğer üzerine ciddi yan etkisi olabildiğinden sık sık ALT ve AST denen tetkikler yapılarak yükselme durumlarında hemen ilaç kesilmeli, iç hastalıkları uzmanı ile irtibata geçerek gereğinin yapılması sağlanmalıdır. Eşinize gelince, bunlar daha ziyade açık tenli insanlarda görülen içi kılcal kan damarları ile dolu hemanjiom dediğimiz kan damarlarının selim huylu tümörüdür. Bunlar zamanla büyüme istidadı gösteriyorsa, çıkarılmalı ve biyopsi yapılarak tedavisi planlanmalıdır. Uzun süre güneşe maruz kalınmamalıdır.
Gözlerimi sürekli kaşımak istiyorum
> Rumuz Karadeniz
Gözlerim çok kaşınıyor, bazen de çok ovalamak geliyor, gözlerime güneş az bir yansıma yaptığı zaman yaşarmaya başlıyor, sizce ne olabilir?
CEVAP: Sorunuzu Erciyes Üniversitesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan kardeşim Doç. Dr. Abdullah ÖZKIRIŞ'a sordum. Durumunuzun alerjiye bağlı olabileceğini, göz uzmanına muayene olmanızı, vereceği ilaçları ve uygun göreceği güneş gözlüğü kullanmanızı tavsiye etmiştir.
Ağız kokusu beni hayattan kopardı
> H.Ş. / İSTANBUL
Benim derdim ağız kokusu, insanlardan kaçar oldum. Aman doktor bey acilen derdime derman olursanız hayata tekrar bağlanacağım!
CEVAP: Ağız kokusunun dişlerden, dilden, sinüzitten, farenjitten ve mideden kaynaklanan sebepleri olabilir. Mide asidinin yemek borusu yoluyla boğaza reflü olması ve midede gastrit vakalarında ağız kokusu olabilir. Tedaviyle hepsi düzelir. Derhal, hiç gecikmeden diş hekimi ve dahiliye uzmanına muayene olun, onun yönlendirmesi ile de diğer ilgili uzmanlık branşlarına başvurarak, tedavisini yaptırdığınızda hiçbir mesele kalmayacak ve kâbus dolu günlerden kurtulacaksınız.
Kulaklarım çınlıyor. Lütfen yardım edin!
> Duran Fidan / ADANA
Lütfen yardım! 49 yaşındayım, kulak çınlamam yıllardır geçmiyor, tansiyonum düşük, neler tavsiye edersiniz?
CEVAP: Vertigo, baş dönmesi anlamına gelip teşhis değil şikayettir. Kulak çınlaması ile birlikte baş dönmesi bir çok faktöre bağlı olabilir. Kesin teşhis, İç hastalıkları ve KBB uzmanının detaylı muayenesine göre planlanır. Daha önce tansiyonla ilgili tavsiyelerimizi okuyun. Kullandığınız ilaçlar baş dönmesi ve kulak çınlamasında kullanılabilen ilaçlar olup, yetersiz dozda alıyor olabilirsiniz. Ayrıca tedavinize 100 mg aspirin ile B1, B6, B12 vitamini preparatları da ekleyin. Bir de karamsar olmayın lütfen!
Her şeyim mükemmel bazen başım dönüyor
> Hayriye Ceylanlı / KKTC
> 46 yaşındayım, gayet sağlıklıyım, Canım sıkıldığı zaman ağzım acılaşıyor, sonra da başım dönüyor, neden olabilir?
CEVAP: Boyun kireçlenmesinin irsiyetle yakın ilişkisi vardır. "Tak" sesi bile kireçlenme başlangıcının göstergesidir. Baş dönmeniz çok kısa süreli ve sizin günlük yaşantınızı etkilemiyorsa, tedavi gerekmez. Önümüzdeki günlerde başınızı koruyarak güneş ışınlarının dik gelmediği saatlerde bol bol boynunuzu ve sırtınızı güneşlendiriniz. Ayrıca diğer şikayetlerinizle birlikte olması, işin içinde stres faktörünün de olabileceğini akla getirmektedir. Dahiliye uzmanına muayenene olabilirsiniz.
Yüzüm beyaz beyaz olup sonra kuruyor
> Alper Baştan
> Yüzümde soyulmalar ve beyaz kuruma oluyor, sabunla çoğalırken, kremle kırmızılaşıyorlar, ne yapmalıyım?
CEVAP: Sizde muhtemelen cildi nemlendiren ve koruyucu tabaka sağlayan yağ bezlerinde azalma ve buna bağlı dış tesirlerden aşırı etkilenme mevcut. Sabun ciltteki yağlı koruyucu tabakayı daha da sıyırıp azalttığından şikayetleriniz artmakta. Sürdüğünüz krem ise, ciltte yüzeysel damarları genişlettiği ve kanlanmayı artırdığı için böyle bir görünüm olmakta. Öncelikle cildiye uzmanı meslektaşımıza muayene olun. Bir de bol su için, B ve C vitamininden zengin yeşil sebze ve meyvelerden zengin beslenin.
İştahımı kontrol altına nasıl alırım?
> Fikret Türkücü / İSTANBUL
> 57 yaşındayım, 2 damarıma stent takılınca sigarayı bıraktım. Kolesterolüm de yüksek, merdiven çıkarken nefesim daralıyor. Beslenmemi nasıl düzene sokabilirim?
CEVAP: Mutlaka iradenize sahip çıkarak ciddi perhiz yapmalısınız, yemekleriniz tuzsuz olmalı. Hamur işi, tatlılardan, hayvani yağlardan, sakatattan ısrarla kaçının. Kilo verir, perhizine azami dikkat gösterir ve ilaçlarınızı da hekim kontrolü altında düzenli alırsanız her şey düzelecektir. Aksi takdirde kalp yetersizliğine doğru gidiyorsunuz! Aman dikkat lütfen! Bir de moralinizi daima yüksek tutun. Hiçbir şeye üzülmeyin!
Çocuğumu kaybedince adetlerim düzensizleşti
> E.N.A.
> 15 yıl önce guatr oldum, 4 yıl Levotiron kullandım. Birlikte tedavi gördüğüm çocuğumu kaybedince adetim düzensizleşti, ne olabilir?
CEVAP: Sorunuzu Zeytinburnu Tıp Merkezi'nden Kadın Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Esengül ENERCAN ile Sefaköy Ana-Çocuk Sağlığı Merkezi Kadın-Doğum Uzmanı kardeşimin eşi Op.Dr. Aslı ÖZKIRIŞ'a yönelttim. Yaş belirtmemişsiniz. Adet düzensizlikleri, benim uzmanlık alanıma giren boyundaki tiroid bezinin yeterli hormon üretememesi durumlarında olabildiği gibi oğlunuzun ölümü gibi stres durumlarında gelişen cinsiyet hormonlarının dengesizliğine de bağlı olabileceğini, muayene ve tetkiklerle kesin teşhis konarak asıl tedavinin düzenlenebileceğini ifade etmişlerdir. Derhal kadın-doğum uzmanına muayene olun.
HAFTAYA: ALERJİK HASTALIKLAR VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ HER DERDİNİZİ BANA YAZIN Bana sağlıkla ilgili her konuda soru iletebilirsiniz. Uzmanlık alanımın dışındaki konuları ise ilgili hekim arkadaşlarımızı da misafir ederek sizlere elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışacağım...
e-mail: aile.doktoru@tg.com.tr Faks: 0 (212) 454 31 00
Adres: 29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna-İSTANBUL