27 Mayıs 1960'da yapılan hükümet darbesi üzerinden 51 yıl geçti. Ben o darbenin büyük acısını bin yıl yaşasam unutamam. Bir yazımda demiştim ki: Demokrasi, bilenlerin ve ahlâklı olanların kurabilecekleri bir rejimdir. Sadece bilmek yetmez; ahlâklı da olmak lâzım. Sadece ahlâklı olmak da bizi aydınlıklara çıkarmaz, mutlaka bilgili olmamız da gerekir. 27 Mayıs 1960'da, devlet çivimizin kökünden koparılmasında, birtakım bilgisiz ve ahlâksız siyasetçilerimizin gayretleri büyüktür. Yine bu sütunda demiştim ki: CHP'nin dehşetli yalanlarına inanmıyorum. Bunu, yaşadıklarıma, gördüklerime, duyduklarıma dayanarak yazıyorum. CHP'nin dehşetli yalanları, bazı komutanlarımızı kışlalarından çekip çıkaracak ve onlara bir hükümet darbesi yaptırtacak kadar müthiştir. CHP, halkın oylarıyla iktidara gelemeyeceğini anlayınca, askerin darbe yapmasına zemin hazırlar. Akla hayale gelmeyen yalanlarla vurup kırmaya, asıp kesmeye başlar. Şimdi size, CHP'nin kuyruklu kulaklı yalanlarından birini daha yazacağım. Bu yalan, Doğan Kitap yayınları arasında çıkan: YILMAZ BÜYÜKERŞEN ZAMANI DURDURAN SAAT isimli kitabın 3. baskısının 148. sayfasında da böğürüp duruyor. Yılmaz Büyükerşen bugün, CHP'nin Eskişehir Belediye Başkanı. Önce adı geçen kitapta yer alan dehşetli yalanı okumanızı istiyorum: ESKİŞEHİR Örfi idare kumandanlığı TEBLİĞİ Ankara'da bütün hükümet erkânı ve Demokrat Parti başkanları yabancı memlekete kaçarken yakalanmışlardır. Beraberlerinde 12 uçak dolusu altın, mücevherat ve parayı kaçırmakta iken yakalandılar. Sabık Başbakan Adnan Menderes ve sabık Reisicumhur Celâl Bayar askerî kumandanlık tarafından tevkif edilmiştir. Eskişehir'de matbaası olan herkes bu havadisi basıp yayınlamalıdır. Dikkat Dikkat Dikkat! Vatanseverliğinize hitap ediyoruz. DP il, ilçe ve bucak başkanlarının kaçmalarına mahal vermeden tevkif edilmelerini ve askerî kuvvetleri gelinceye kadar salınmamalarını rica ederim. Eskişehir Örfi İdare Kumandanı Tuğgeneral Bedii Kireçtepe 1960 yılında, CHP fikriyatlı bir delikanlıydı. Tuğgeneral Bedii Kireçtepe, üniformalı bir CHP'li idi. Yılmaz Büyükerşen de kabına sığmayan CHP fikriyatlı bir delikanlı. Bu örfi idare tebliğinde belirtildiği gibi ne DP ileri gelenleri yurt dışına kaçmaya çalıştılar, ne de onların 12 uçak dolusu altınları, mücevherleri vardı. Ama CHP yalanları resmî tebliğlerde bile yedi başlı bir canavardır! Bugün benim, Kemal Kılıçdaroğlu'nun iddialarına inanmamam sebepsiz değildir...