30 Ağustos Zafer Bayramı

A -
A +

Mustafa Kemal'in 4 Mart 1922'de irat ettiği nutku kısaltarak okuyucularıma duyurmak istiyorum: "Ordumuzun kararı taarruzdur; fakat bu taarruzu erteliyoruz, sebebi hazırlığımızı tamamen ikmale biraz daha zaman lâzımdır. Yarım hazırlıkla, yarım tedbirle yapılacak taarruz, hiç taarruz etmemekten daha fenadır. Kurtuluş için, bağımsızlık için her zaman düşmanla bütün mevcudiyetimizle vuruşarak onu yenmekten başka karar ve çare yoktur ve olamaz. ..... Zahirî cephe, doğrudan doğruya ordunun düşman karşısındaki silâhlı cephesidir. Bu cephe, tezelzül, tebeddül edebilir; mağlup olabilir. Fakat bu hâl hiçbir vakit bir memleketi bir milleti mahvetmez. Mühim olan memleketi temelinden yıkan, milleti esir ettiren dahilî cephenin sükutudur. Bu hakikate bizden ziyade vâkıf olan düşmanlar bu cephemizi yıkmak için asırlarca çalışmışlar ve çalışmaktadırlar. Bugüne kadar muvaffak da olmuşlardır. Filhakika "Kaleyi içinden almak, dışından zorlamaktan çok kolaydır." Bu maksatla şahıslarımıza kadar temasa gelebilen müfsit mikropların, vasıtaların, mevcudiyetini iddia etmek caizdir. Meclisin zihniyeti, ef'ali, vaziyeti düşmana ümitbahş (ümit verici) olmadıkça dahilî ve haricî cephelerimizin yerinden oynamasına imkân ve ihtimal yoktur. Mecliste, bir veya birkaç üyenin kötümserlik telkin eden sözlerinden bile aleyhimizde istifade çareleri aranmakta olduğuna şüphe edilmemelidir. Dışişleri Bakanlığının dosyaları buna dair vesikalarla doludur. Kat'iyyetle arz ederim ki, istemeyerek olsa dahi düşmanlara ümit verecek korkular verildikçe millî davanın çözümü teehhüre (gecikmeye) düçar olur." ..... 12 Haziranda Claude Farrere İzmit'te M.Kemal ile görüştü, yeni Fransız teklifleri Ankara İtilâfnamesinden farklı değildi, barışa esas olamazdı. Taarruz hazırlığı, 4 Mart 1922 tarihli nutuktaki esaslara göre ikmal edildi ve 26 Ağustosta taarruz başladı. 30 Ağustos Başkumandan Meydan Muharebesi'nde düşman imha edildi. Ordu 9 Eylülde İzmir'e girdi. Yunan Başkomutanı General Trikopis ile iki kolordu komutanı karargâhları mensupları ile esir edilmişlerdi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.