Irak'ın ikinci adamı Tarık Aziz Kerkük'te Türklerin çoğunlukta olduğunu açıklamış bulunmaktadır. Irak Türklüğünün kültür merkezi ve Irak'taki Türk varlığının sembolü olan Kerkük'ün tarihi bir Kürt şehri olduğu son zamanlarda iddia edilmeye başlanmıştı. Kerkük'ün bir Türk şehri olduğunu Tarık Aziz, Tarık Aziz, Bir Kişi Bir Dava, (Beyrut, 2000) adlı eserin 163. sayfasında açıkça belirtmektedir. Bu kısım şöyledir: Gazeteci yazar Hanide Na'ne' Tarık Aziz'e soruyor: Kerkük'ü Kürt bölgesine ilhak etmek istiyorlar? Tarık Aziz cevap veriyor: "Doğrudur, 70'li yıllardan beri Bağdat yönetiminin bu konudaki tavrı belli idi. O da Kerkük'ün özerk Kürt bölgesinin içinde olmamasıdır. Çünkü Kerkük özerk bölgeye alındığı takdirde, petrol oyunları ve uluslararası entrikalar devreye girerek merkezi yönetimden ayrılmağa doğru büyük bir aşama kaydederler ki bu da ülkenin ulusal birliğini zedeler. Bu bakımdan Kerkük'ün özerk bölge dışında kalması, ayrılıkçı hareket ve oyunlarını önlemiş ve bölge için güvence sağlanmış olur. Birinci nokta: Tarihi açıdan Kerkük Kürt vilayeti değildir. Kerkük'e gittiğiniz zaman orada Arapları, Kürtleri ve Türkmenleri bulursunuz. Ama en baskın kimlik Türkmendir. (Kardaşlık, yıl 3, sayı 10, Nisan- Haziran 2001) Menşe itibariyle Oğuz Türklerinden olan Irak Türkeleri yaşadıkları coğrafya üzerinde çeşitli dönemlerde muhtelif devlet ve beylikler kurmuşlardır. Bunlar arasında Musul Atabeylerini (Zengiler) 1122-1233 yılları arasında, Erbil Atabeyliğini, Kerkük'te kurulan Türkmen Beyliğini (Kıpçaklar), Akkoyunlular ve Karakoyunlular devletlerini zikredebiliriz. Çeşitli tarihlerde özbe öz bir Türk şehri olan Kerkük'e yerleşen fanatik Kürtler şehrin hüviyetini kendi lehlerine değiştirmek için yaptığı faaliyetler sırasında mahalli hükümetlerden zaman zaman teşvik ve yardım görmüşlerdir. Bunun en belirgin misalini 1959 yılı Temmuz ayında Kerkük'te Türklere karşı yapılan katliamda görmekteyiz. (Hanna Batatu "Kirkuk, July 1958" The Old Social Classes and the revollutionary movement of Iraq. Princeton University Press, Princeton, New Jersey, 1978, page 912-921) zikredilen İzzettin Kerkük, (Avrupa'daki Peşmerge Uzantılarının Kerkük ve Türkmenler hakkındaki mesnetsiz ve gülünç iddiaları, Kardaşlık, Yıl 3, Sayı 10, Nisan-Haziran 2001) Molla Mustafa Barzani'nin komünistlerle işbirliği yaparak planladığı katliama Kerkük'teki İkinci Tümende görevli Kürt subay ve erleri katılmışlardır. Ancak Kürtler Türkmenlerin ağır kayıplarına rağmen emellerine ulaşamamışlar ve Kerkük'ün Türk olma hüviyeti değişmemiştir. Kerkük'lü kardeşlerimiz memleketlerinde şehit olmaları yetmezmiş gibi bir de Türkiye'de şehit olmuşlardır. Evet 5 Nisan 1991'de Irak Türklerine yapılan zulüm ve baskıları protesto etmek gayesiyle Irak'ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde barışçı bir şekilde protesto gösterisi yapan Türkmenlere konsolosluk binasından açılan ateş sonunda Necdet Bakkaloğlu ve Yılmaz Hacıoğlu adlı Türkmenler şehit düştüler. Bu şehitlerimiz olayın 10. yıldönümünde anıldılar. Şehitlerin şehit düştükleri yere gelen Türkmen gençleri buraya kırmızı çiçeklerden oluşan ve üzerinde "Sizi unutmayacağız" yazılı çelenkler koydular. Türkmen gençleri adına hazırlanan bildiri Dr. Ümit Beyatlı tarafından okundu. Daha sonra şehitlerin Topkapı'daki mezarları ziyaret edilerek ruhlarına fatiha okundu ve saygı duruşunda bulunuldu. Şehitlerimize biz de Cenabı Hak'tan rahmet dileriz.