Baba Bush Şubat 1998'de "Bağdad'a girmemizi Türkler önledi" diye şaşırtıcı bir itirafta bulunmuştur. Irak harekâtı sebebiyle arşivimi karıştırırken Türkiye gazetemizin 19 Şubat 1998 tarihinde ilk sayfadaki yukarıdaki sözlerle manşeti görünce hayretim daha da arttı ve Baba Bush'un sözlerini tekrar yayınlamayı bir vazife bildim. Bu yazı şöyledir: "ABD Eski Başkanı George Bush Birinci Körfez savaşımızın amacı Saddam'ı işbaşından uzaklaştırmak ya da Cumhuriyet Muhafızlarını imha etmek değil, Kuveyt'in işgaline son vermekti. Bağdat'a girsek koalisyon hemen dağılırdı. Körfez ülkeleri bir Arap ülkesinin işgalini onaylamazdı. Türkiye, Suriye ve Mısır da koalisyondan ayrılırdı. Sonuçta biz Arap toprağında işgalci bir güç olarak kalırdık. Ayrıca kimin çocuğuna "git hayatını bir gerilla savaşında tehlikeye at" diyebilirdim. Evet Bağdad'a girerdik, ortalık da cehenneme dönerdi. Ama bölgede sonuç felâket olurdu. ABD eski Başkanı George Bush Irak lideri Saddam'a karşı sert olunması konusunda Başkan Bill Clinton'ı desteklediğini söyledi. Bush "Saddam uluslararası kuralları ve imza attığı anlaşmaları ihlâl etmiştir" dedi. Bush "Körfez savaşında elinizde fırsat varken neden Saddam'ın işini bitirmediniz?" sorusuna şöyle karşılık verdi: "Uluslararası Hukuk temelinde bir misyon tamamlanmıştı. Misyon Saddam'ı işbaşından uzaklaştırmak ya da Cumhuriyet Muhafızlarını imha etmek değildi, Kuveyt'in işgaline son vermek idi. Bağdad'a girersek çok uluslu koalisyon hemen dağılırdı. İngiltere ve Kuveyt belki bizimle kalırdı. Suudiler ve diğer körfez ülkeleri bir Arap ülkesinin işgalini onaylamazdı. Türkler koalisyonu terkederdi. Suriye ve Hüsnü Mübarek de koalisyondan ayrılırdı. Sonuçta biz Arap toprağında işgalci bir güç olarak kalırdık. Madrid Barış Konferansı da asla gerçekleştirilemezdi. Ayrıca kimin çocuğuna git hayatını bir gerilla savaşında tehlikeye at diyebilirdim. Ben bu durumu Vietnam'da gördüm. Evet Bağdat'a girerdik, ortalık cehenneme dönerdi. Ama bölgede istikrarsızlık ve sonuç da felaket olurdu. "George Bush, Saddam'ın Körfez savaşında yenik ve küçük düştüğü için kısa sürede işbaşından gideceğini hesapladıklarını, ancak yanıldıklarını söyledi. Bush Saddam Hüseyin'in kimyasal silahlar kullandığı ve Kuveyt'i işgal ettiği için uluslararası bir mahkemede savaş suçlusu olarak yargılandığını görmek istediğini de kaydetti. Bu arada ABD yönetimi Türkiye'nin Irak'a karşı harekata da destek vereceği konusunda "mutlak güven"e sahip olduğunu bildirdi. Eski ABD Başkanı George Bush da "Körfez savaşı'nı Saddam'ı devirmek için Bağdat'a kadar götürseydik, Türkler Irak'a karşı oluşturulan koalisyonu terkederdi." dedi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Samuel Berger BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Bağdat'a yapacağı gezinin başarılı olmasını umduklarını belirtti. Berger UNECOM'un hiç bir engelleme ile karşılaşmadan Irak'ta inceleme yapmasının "şart" olduğunu kaydetti, "bu konuda hiçbir şey pazarlık kabul edilemez, Genel Sekreter Kofi Annan'a bunu bildirdik" dedi. Samuel Berger "Diplomasi olmazsa, askeri çözüm olur" dedi. Berger "Türkiye ile Suudi Arabistan bile ABD'yi desteklemiyor, üslerinin kullanılmasına izin vermiyor" şeklindeki soruya karşılık söylediklerinize katılmıyorum. Bu ülkeler, "Saddam'ın bölgeye ve kendilerine yönelik tehdidini alıyor. Bu ülkelerin de desteğine sahip olacağımız konusunda kuşkum yok" ifadesini kullandı. Amerikan Dış Politikasının birkaç "kilit" isminden biri olan Berger, "Askeri eyleme girişmemiz durumunda, bu ülkelerin bizimle işbirliği içinde olacaklarına mutlaka güvenim var" dedi. Saddam'ın saldırgan bir diktatör olduğunu belirten Berger, "bu diktatörün bölgeyi istikrarsızlığa sürüklenmesine izin verilemez" diye konuştu. Samuel Berger, Kofi Annan'ın Saddam'ı ikna edebilmesini umduklarını da kaydetti. Siyasi gözlemciler, Kofi Annan'ın Bağdat'tan eli boş ayrılması halinde gerçekleştirilecek ABD askeri operasyonu için "Karadziç" modeli benzetmesinde bulunuyor. NATO yıllar süren Sırp vahşetine son vermek ve Sırpları anlaşma masasına çekmek için Bosna'da Sırplar'a karşı bombardımana girişmişti. NATO askeri eyleminin ardından Bosnalı Sırplar ve Sırbistan lideri Dayton'da masaya oturmaya "ikna" edilmişti. "Kötü vur dize gelsin" diye nitelenen Karadziç modelinin Saddam'a karşı uygulanacağının ilk işaretini Başkan Clinton verdi. Clinton UNSCOM'un misyonunu tamamalyabilmesi için ilk harekâttan sonra yine gerekirse yeni ve seri operasyonlara girişileceğini vurguladı." Türkiye'deki itiraflar bu kadar, buradan Irak Harekatı'nın sadece bugünkü Başkan Bush Jr. tarafından değil ondan önceki başkan Clinton tarafından da kabul edildiği ve desteklendiği anlaşılmaktadır. Kanaatimizce bugünkü harekâtın New York'taki iki kulenin teröristlerce vurulmasından ve kaçırılan uçaklar ve kulelerdeki binlerce kişinin vahşice öldürülmesinden çok önce başlamış iyi planlanmış olduğunu gösterir. Bu yıl insanlığa hizmetten ötürü Nobel Barış Ödülünü alan büyük devlet adamı Başkan Carter daha o zaman "Irak'a yapılacak bir bombardımanda 100 bin kişi can verir" demiş ve bunun karşı bir etki doğurabileceğini ve Saddam'ın Araplar ve Irak halkı tarafından bir kahraman addedileceği kaygısını da dile getirmiştir.