Dünyadaki ormanların büyük bir hızla azaldığı görülmektedir. Bilhassa Güney Doğu Asya'daki ormanlar ki bunlara yağmur ormanı (Raint Forest) denmekedir gayri meşru yollardan kesilerek yok edilmektedir. Japonya'nın kereste için açtığı son otuz yılda Filipinler ve Borneo'daki ormanları yok etmişti. Ormanlar müthiş selleri önlemekte içlerinde binlerce hayvan yaşamaktadır. 1998'de Çin orman, tahribi sebebiyle yıkıcı sellere maruz kalmış ve ağaç kesme yasağı getirmiştir. Ülkesinde ağaç kesmeyi yasaklayan Çin, şimdi ülke dışındaki yerlerde Burma'dan Siberya ve Endonezya'ya kadar ormanları tahrip etmektedir. Ucuza satın alınan bu kerestelerle Çin, ABD'den sonra dünyanın önemli ikinci kereste ithalatçısı olmuştur. 1998'den beri Çin'in ithalatı üç misli artarak 15 milyon metreküpü bulmuştur. Çin şimdi tükettiği kerestenin yarısını üretmektedir. Çin'de Orta sınıf yeni evler satın almakta ve Beijing muazzam sivil yapı projelerini gerçekleştirmektedir. 1985'te Çin'i ziyaret ettiğimde şehirlerde ve köylerde mezarlık olmadığını görmüştüm, ölüler tabutla gömüldüğünden kabirler açılıyor, tabut tahtaları kullanılmak için alınıyor diye yok etmişlerdi. Çinli dostlarım Çin televizyonunda Doğu Türkistan'da mezarlıklar gördüğümde Müslüman Türklerin tabutsuz gömüldüklerinden mezarlarının açılmadığını anlamıştım. Çevreciler Güneydoğu Asya'nın tropikal yağmur ormanlarının tahribinden çok endişe etmektedirler. Çok çeşitli olmalarından bunlara "Dünyanın akciğerleri" denilmektedir. Mesela Endonezya'nın ormanları milletlerarası şirketler üçgeni tarafından sistematik olarak yok edilmektedir. Endonezya'da bütün kerestelerin dörtte üçünün yasal olmayan yollardan geldiğini uzmanlar söylemektedirler. Dünya Bankası geçen Ekim'de Ednonezya'da Sumatra'daki son konserrasgen tasarısını, artan kereste hırsızlığı sebebiyle kapamıştı. Bugünkü yok etme süratiyle, Endonezya Sumatra'daki ormanların 2005 yılında Kalimantan'dakilerin ise 2010 yılında ortadan yok olacakları hesaplanmakadır. 2000 yılında ABD Endonezya'dan 450 milyon dolar değerinde kereste ithal etmiştir. Şimdi Çin müthiş bir ithalat yapmaktadır. Filipinli bir kereste taciri "Çin elde kalanı emmektedir" diyerek dert yanmıştır, zira geçen yıl iflas etmiştir. "Rekabet edemiyoruz zira daha fazla para ödüyorlar" diyen Filipinli tacir, Çin'in tahta ihtiyacının inanılmaz olduğunu ileri sürmektedir. Milletlerarası kereste örgütü 2002 raporunda Çin'in Malezya'dan sonra ikinci büyük ithalatçı olduğunu göstermektedir. Fakat uzmanlar Malezya'ya giden pek çok kütüğün sonra Çin'e gittiğini söylemektedirler. Yasa dışı kesilen kütükler, Endonezya'da bu konuda vergi, Çin'de de gümrük olmadığından çok ucuza gelmektedir. Bir Çinli mobilya şirketi mallarını rekabetsiz dış piyasada satabilmektedir. Endonezya hükümeti imhayı durdurmak için pek bir şey yapamamaktadır. Geçen yıl Edonezya donanması Çin'e gidecek yasa dışı kereste yüklü üç şilebi yakalayınca bir ümit ışığı doğmuştu. Endonezya kereste ihracını yasaklamış ki gemilere ve kerestelere el kondu tayfalar yedi ay tutuklandı. İngiltere'de merkezi bulunan Çevre Soruştarma Ajansı (EIA) elde ettiği belgelere göre kerestelerin kuvvetli bir kereste baronuna ve Çin devlet şirketine ait olduklarını tesbit ettiğini iddia etmiştir. Fakat geçen yıl Endonezya Devlet Başkanı Megawati Sukarnoputri (eski başkan Sukarno'nun kızı) Beijing'i ziyaretinden sonra dava kapandı, tayfalar salıverildi. Keresteler açık artırmada en fazla para verene polis tarafından satıldı. Aralık 2002'nin sonunda Beijing ve Cakart'a yasa dışı kerestenin Çin'e gitmesini önlemek için bir anlaşma imzaladılar. İnşallah bu anlaşma iyi uygulanır ve diğer anlaşmalarla Güneydoğu Asya'nın muazzam ormanları ve "akciğerleri" kurtulur.