Ermeniler Anadolu'nun Kuzeydoğusunda her zaman yaşıyorlardı. Orada asırlardan beri fakat büyük bir imparatorluğun yönetiminde bulunuyorlardı. 19. yüzyılın en iyi tahminleri Ermenilerin adedinin 1.600.000 olduğu idi. Ermenistan denilen 6 Osmanlı vilayetinin hiçbirinde çoğunlukta değillerdi... Yüzlerce yıl Ermeniler büyük şehirlere göç etmek temayülü göstermişler. İstanbul'daki Ermeni kolonisi 150.000 kişiydi diyorlar. (Bu herhalde bir mübalağadır.) Van'daki meşhur Varak Manastırının keşişi Krimiak milli Ermeni liderlerinin birincisi ve belki de en büyüğü idi. Milli özgürlükten bahsetmeye başladı. İstanbul'daki Ermeniler bu sevmedikleri karıştırıcıyı öldürtmek için bir Kürt tutmuşlardı. 1869'da bu keşiş İstanbul'da Ermeni Patriği oldu. Rus Çarı Petro ile Ermeniler temas kurdular. Çariçe Katerina ve Rumlar teması kestiler. Rusya Ermenileri bundan sonra 50 yıl Osmanlı Ermenileri ile temas etmediler. Tiflis'te önemli Ermeni gazetesi Mushaf 1876'da Türkiye Ermenilerine yardım meselesini ele aldı ve Türklere karşı isyan edip Rusya'ya güvenmelerini yazmaya başladı. Bu davet önce itibar görmedi. 1877 Haziran'ında bilhassa Ermeni Generallerinin idaresindeki Rus Orduları Erzurum'a yaklaştıklarında Ermeniler müstevlilere kucak açmak için hazırlanıyorlardı. Fakat Şanlı Türk savunması karşısında Rusların yenilmeleri üzerine hemen fikirlerini değiştirdiler. İstanbul'daki Ermeni liderler önce Rusya ile bir ilgileri olduğunu inkâr ettiler, fakat Bulgar isyanının Batılı devletlerce desteklendiğini gören Ermeniler, 1876 Milletlerarası Konferansında İstanbul'da Lord Salisbury'ye yardım için müracaat ettiler. 1876 Aralık'ında kabul edilen ilk Türk Anayasası Ermenileri biraz tatmin eder göründü, fakat Rusya Balkanlar'ı aşıp 1878 Ocak'ında Ayastefanos'a kadar gelince patrik Norses Varcabetyan Rus genel karargâhına gitti. Büyük Dük Nikolas kendini iyi karşıladıysa da Ayastefanos Andlaşmasının 16. maddesi Ermenilerin istedikleri muhtariyeti vermedi, sadece mahallî reformlardan, Kürt ve Lazlara karşı Ermenilerin güvenliklerinin sağlanmasından bahsediyordu. Ayastefanos Muahedesinin bu maddesidir ki Rusya'nın Ermenistan'dan ilerlemesinden ve Doğu yolunu tehdit etmesinden endişe eden İngilizleri telâşa düşürmüş ve meşhur 4 Haziran 1878 Kıbrıs Antlaşması bunun üzerine acele olarak imzalanmıştır. Bu konvansiyonda İngiltere'nin Ermenilerden ziyade oturdukları yerlerle ilgilendiği açıkça görülür...