Ermeni tehciri yasaldı

A -
A +

Türkiye 2 Ağustos 1914'te Almanya ile bir ittifak andlaşması imzaladı. Seferberlik ilan oldu. 31 Ekim 1914 tarihinde Osmanlılar savaşa fiilen girdiler, gayri müslim vatandaşlar da yasaya göre asker oluyorlardı. Fakat Ermeni askerler firar edip Rusya'ya kaçıyorlardı. Zeytun, Muş ve Urfa'da isyan patladı. 1914 Sarıkamış felaketinden sonra Osmanlı ordusu çekilmeye başladı. Bölgede yaşayan Ermeniler, Ermeni çetelerine yardım ediyorlar, çeteler Osmanlı ordusunun ricat yolunu kesmeye çalışıyorlardı. Bu sırada Van'da da bir isyan çıktı. Başkomutan vekili Enver Paşa, Ermenilerin tehcir edilmesini öne sürdü. İstanbul'da hükümet tehcir kararı aldı. 24 Nisanda Hınçak, Taşnak ve Ramgavar komitelerinin ileri gelenleri tutuklandılar, bunların tutuklanmasını 235 Ermeni'nin tevkifi takip etti. 24 Nisan bu surette Ermenilerin sözde soykırımın yıldönümünü kutladıkları tarih oldu. 27 Mayıs'ta Meclis tatil olduğundan Osmanlı Anayasasına göre bir Tehcir yasası çıkarıldı. Tehcir İngiltere'de şiddetle kınandı, halbuki Alman asıllı İngiliz vatandaşları da savaş çıkınca İngiltere'nin çeşitli yerlerine tehcir edilmişlerdi, hatta bu yüzden Alman asıllı İngiliz Amirali Louis Battenberg istifa etmişti. İkinci Dünya Savaşı patladığında Alman asıllı Alsace-Loraine'de yaşayan Fransız vatandaşları Fransa'nın içine tehcir edilmişlerdi. Hatta bunlardan otonomist denilenler Nancy askeri hapishanesinde tutuklanmışlardı. ABD de Japon asıllı Amerikan vatandaşlarını özel yerlerde yaşamaya zorlamıştır. Bu Japon asıllı Amerikalılar ABD'ye karşı isyan filan etmemişledi. Şu halde tehcir her yerde yapılan sıradan bir uygulamadır. Batıdaki bu uygulama hiç tenkit edilmemiş sadece Osmanlılar uyguladıkları zaman eleştirilmiştir. Mayıs 1915'te başlayan tehcir 24 Ekim 1916'da son bulmuştur. Osmanlı arşivlerinde kaydedilen tehcire tabi tutulanların sayısı 702900'dür. Bu rakam Ermenilerin sürgünde kurdukları hükümetlerinin Fransız Dışişleri bakanlığına bildirdiği 700.000 rakamına uymaktadır. Osmanlı devleti müttefikleri ile birlikte savaşı kaybetti. 30 Ekim 1918'de Mondros mütarekesi imzalandı. Tevfik Paşa yeni bir kabine kurdu. Osmanlı Meclisinde milletvekili Fuat Bey, tehcirin uygulamasından sorumluları bulmak için soruşturma talep etti. Tevfik Paşa da savaşta tarafsız kalmış Danimarka, İspanya, Hollanda ve İsviçre'de ikişer bağımsız hukukçu ile Osmanlı temsilcilerinin bir komisyonda toplanıp işi incelemelerini istedi. Bu devletlere telgraflar gönderildi, tarafsız olduklarından Osmanlı hükümeti ile ilişkileri devam ediyordu. İngiltere bu komisyonun toplanmasını önledi. Tevfik Paşa bir müddet sonra istifa etti. Damat Ferit Paşa sadrazam oldu ve Nazım Paşa'nın yönetiminde bir Divan-ı Harp kurdurdu. Nazım Paşa 1400 kişiyi yargıladı. Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey gibi birkaç kişiyi idama mahkum ettirdi ve astırdı. İngiltere de kendi başına suçluları arıyordu. Bu sebeple 144 kişiyi Malta'ya sürdü, bunlardan 55'i suçlu bulundu, bu sanıklar Sevr Andlaşmasının 230'uncu maddesine göre yargılanıp mahkum edileceklerdi, bu hiçbir zaman gerçekleşmedi. Ermeniler tehcirden önce 1915'te 3 milyon sonra, 2.5 milyon kişinin öldürüldüğünü bildirdiler. Sonra bu rakam 2 milyona en sonra da, 1.5 milyona indi. Halbuki kendi yayınlarına göre Venedik'te basılan bir haritada Osmanlı imparatorluğunda yaşayan Ermenilerin sayısını (bunlardan 1.2 milyonu Osmanlı'nın Asya topraklarında yaşıyor diyorlardı) 1.4 milyon olarak gösterilmekte idi. Osmanlı belgelerine göre Ermeni nufusu 1.3 milyondu. Osmanlı Meclisinde 13 Ermeni mebus vardı, her yüz bine bir mebus hesabiyle Fransa'nın Van'daki konsolosu M. Zarceski Mart 1915'te hükümetine Osmanlı imparatorlğundaki tam Ermeni nüfusunun 1.015.800 olduğunu bildiriyordu. Dünyanın dört bucağında yıllarca süren savaşın yanında Irak'ta da üç haftalık kanlı bir savaş oldu. Çoluk çocuk ayırt etmeden insanlar öldürüldü. İnsanlar acıları dindirmeye çalışmalılar, halbuki Irak savaşına karşı çıkan Fansa bir Ermeni abidesi açarak yeni düşmanlık tohumları atmaktadır. Vatanlarında son uykularını uyuyan değerli dostlarım Artin Kayaer ve Jirayir Çakır'ın ruhları herhalde azap duymuşlardır!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.