Filistin'de barış yaklaştı mı?

İsrail Başbakanı (Buldozer) Ariel Şaron, başkanı olduğu sağcı Likud Partisinden istifa etti. Bu partiyi 1973'te o kurmuştu. Sağ-Merkez bir blok kurdu. İsrail dilinde ileri anlamlı Kadina diye adlandırdı. Mart 2006'daki seçimlerde partiyi yönetecek Şaron, Filistinle barış üzerinde yoğunlaşmak istemektedir; siyasi kavgalarda vakit öldürmek değil, Likud Şahinleri Şaron'u engellemektedirler. En yakın yardımcısı Remen Adler barış müzakerelerindeki başarısızlığı İsraillilere bağlamaktadır; Filistinlilere değil. Adler "başarızlıklar asiler sebebiyle oldu" demiştir. Eski başbakan Benjamin Netanyahu gelecek bahar seçimlerinde Şaron'un yerini alacak en üst aday olarak gözükmektedir. Netanyahu bir "şahin" olarak bilinir. İşçi Partisi lideri Amsi Peretz ise Likud ve Kadina'ya karşı mücadele edecektir. Netanyahu "barışa değişik yollar vardır" demiştir. Filistinli makamlar barış hareketini canlandırmak isteyen Şaron'un hareketinin barış görüşmelerini tamamen durdurmasından endişe etmektedirler. Her ne kadar Filistinliler geçen hafta Gazze ile Mısır arasında ilk sınır kapısı Refahı açtılarsa da tamamen Filistin kontrolü altında, "İsrailliler başkalarına izin vermezler" demektedirler. Diğer bir konu da Arafat öleli bir yıl oldu, ama işler düzelmedi. İsrail bir savunma savaşı yaptı (!) ama Batı yakasına ve Gazze'ye el koydu. Arafat öldüğünden beri işsizlik, seyahat engelleri, bürokratik gerilik, sokakta asayiş ve güven kalmamıştı. Küçük oğlu İsrail askerleri tarafından haksız öldürülen bir Filistinli baba oğlunun 5 organını İsraillilere bağışladı. Bu gibi yakınlaşmalar iki tarafı birbirine yaklaştırır; ama iş kolay değil...