İlk Nobel Ödülü alıcısı

A -
A +

Bir süre tatil yaptığım için okurlarıma yazı yollayamadım. Özür dilerim. İsviçre'de Alp Dağları üzerinde güzel Heiden kasabası bulunmaktadır. 1887'de bu güzel İsviçre kasabasına Hermann Altherr adlı bir doktor, hastanesini gezerken yorgun, egzama ile malul zayıf bir adama rastlar. Dr. Altherr bu hastasının Kızılhaç'ın kurucusu olduğunu keşfeder. Doktor ve dünya bu hastanın çok evvel öldüğünü sanıyorlardı. Halbuki Dunant 30 Ekim 1910'da ölmüştür. 8 Mayıs 1827'de doğduğuna göre 83 yaşında ölmüştür. Dunant, kasabanın bir hastanesinde fakir bir kişi olarak 25 yıl yaşadı ve orada öldü. 1901'de kasabaya gelen bir telgraf Dunant'ın ilk Nobel Ödülü aldığını bildiriyordu. Bu surette Dunant karanlıktan çıkmış oldu. İsviçre'nin doğusu süt çiftlikleri bakımından meşhurdur. Bu yıl Heiden bu en meşhur hemşehrisini sergiler, konserler ve bir milletlerarası gençlik kampı ile şereflendirmektedir. Cenevre'de doğmuş olan Dunant 31 yaşında İtalya'daki 24.09.1859'da Solferine'ya gitti. 3. Napolyon'un kendisine Fransa'nın işgalinde bulunan Cezayir'deki bozuk işlerinde yardımcı olacağını ummuştu. Solferino'ya geldiğinde Fransa-Avusturya orduları 9 saat vuruşmuşlardı. İtalya'nın bir yerinde kırlarda binlerce ölü ve yaralı vardı. Tıbbi yardım zayıftı. Fransız ordusunda doktordan fazla baytar vardı. Dunant vatandaşlıkları Fransız olsun Avustralya olsun ne olursa olsun mahalli gönüllüler topladı ve yaralılara yardım eden örgütler kurdu. 4 sene sonra 4 diğer Cenevreli ile yaralıya yardım milletlerarası komiteyi kurdu ki bu bir süre sonra Kızıl Haç Milletlerarası teşkilata dönüştü (ICRC) Bugün Kızıl Haç (bizde Kızılay) 186 ülkede çalışmaktadır. Dunant Kızıl Haç örgütünü 1864 yılında kurmuştur. Bu ara Dunant yatırımlarını ihmal ettiği için 1867'de iflas etti. Cenevre'yi 1867'de utanarak terketti ve bir daha da dönmedi. "Her şey etrafımda yıkıldı ve karanlıklaştı" diye yazmıştır. 20 kadar memleket dolaştı. İngiliz şehri Plyhmouth'a bir kez konuşurken bayıldı. Herhalde açlıktan olacak. Hayatının geri kalan kısmını yoksulluk ve unutulmuşluk içinde geçirdi. Heiden'e yerleşen Dunant Dr. Altherr'in dikkatine hastalığı sebebiyle geldi. 1896'da bir İsviçreli gazetecinin bir makalesi onu dünyanın dikkatine arz etti. Savaş tutsaklarının durumunu iyileştirmeye dönük çalışmalara, köleliğin kaldırılması için yapılan uğraşlara katıldı, hakemlik ve silahsızlanma hususlarında çalıştı... 1944'te Avrupa'da savaş felaketi sürerken Heiden "Claire Kellenberger adlı bir kadın bir çocuk doğurdu. Dunant'ın son nefesini verdiği hastanede. Çocuk bir ağladı. Annesi ona Jakob ismini verdi. Bugün o çocuk Kızıl Haç'ın ICRC'ın başkanıdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.