Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın Irak'a savaş açılmasına karşı olduğu bilinmektedir. Bu konuda Amerikan Dergisi TIME'ın sorularına verdiği cevapları nakletmek istiyorum. Soru: Bir savaş olacak bunun Orta Doğu için sonuçları sizce ne olacaktır? Birinci sonuç ölüm olacaktır. Savaşın sonuçları insanlık bakımından muazzam olacaktır. Siyasi bakımdan Orta Doğu'da istikrar kalmıyacaktır. Birisinin savaş açmak için muazzam miktarlarda para sarfedeceğini halbuki başka çözüm olduğunu ve bu birisinin kalkınmakta olan ülkelere yeter derecede yardım edebileceğini anlatmak çok güç. Soru: Savaş sonuçlarının Tony Blair ve George Bush'un düşündüklerinden daha ağır olacağını düşünüyor musunuz? Sadece ben durumu onlar gibi tahlil etmiyorum. Olumsuz sonuç olarak Arap ve İslam kamuoyunun kaçınılmaz surette sert tepki göstermesi var. Bu savaş terörizmi canlandıracaktır. Çok miktarda küçük "bin Ladinler" oluşturacaktır. Müslümanlar ve Hıristiyanların birbirlerine söyleyeceği çok şey vadır fakat savaş bu diyaloğu kolaylaştırmıyacaktır. Ben medeniyetlerin çatışmasına karşıyım. Bu çatışma aşırılara yarar.. Burada mesele şu kitle imha silahlarının kontrol edilemez bir ülke Irak tarafından muhtemel sahip olunmasıdır. Milletlerarası toplum bu durumdan rahatsız olmaktan haklıdır ve Irak'ın silahsızlandırılmasına karar verilmesi haklıdır. Teftiş başladı tabiatiyle bu uzun ve güç bir iş. Müfettişlere bunu yapmalara için zaman vermeliyiz. Ve muhtemelen -bu Fransa'nın görüşüdür- onların yetkilerini artırmalıyız bilhassa havadan kontrolü şu anda teftişin bir işe yaramadığını söylemeye müsaade edecek bir durum yok. Soru: Fransa en eski müttefikine karşı askeri sorumluluklarından kaçıyor mu? Fransa her ne pahasına olursa olsun barış olsun taraftarı değildir. Şu anda Balkanlarda Amerikalılardan fazla askerimiz var. Aşikardır ki Fransa, Amerika aleyhtarı değildir. Fransa ABD'nin gerçek dostudur ve her zaman öyle olmuştur. Irak'taki veya başka yerlerdeki diktatörlük rejimlerini desteklemek Fransa'nın rolü değildir. Ve Saddam'ın kitle imha silahlarını yok etmek hedefinde de farklılığımız yok. Eğer Saddam sadece kaybolursa halkına ve dünyaya en büyük iyiliği yapmış olacaktır. Fakat biz bu hedefe savaşa başlamadan erişebiliriz diye düşünmekteyiz. Soru: Siz silahları bulmak hususundaki külfeti müfettişlere yüklemek istiyorsunuz. Saddam'ın elinde ne silah var bildireceği yerde? Irak'ta nükleer silahlar var mı? Ben zannetmiyorum. Diğer kitle imha silahı var mı? Bu mümkündür. Biz bunları bulup imha etmeliyiz. Bugünkü durumda kontrol ve teftiş edilen Irak bölgeye şimdi var olan bir tehlike arzediyor mu? Ben zannetmiyorum. Buna göre ben Güvenlik Konseyi tarafından gösterilen yolu izlemeyi tercih ediyorum. Sonra göreceğiz bakalım. Soru: Hangi deliller savaşı haklı kılar? Buna karar vermek müfettişlere düşer. Biz onlara itimat ettik. Onlara bir görev verildi ve biz onlara inanıyoruz. Eğer onlara daha fazla imkânlar tanımaya mecbursak, verelim. Onlar Güvenlik Konseyi önüne gelip "Kazandık, teftiş bitti. Kitle imha silahı yok" veya "Görevimizi yapmaya imkân yok. Irak'ın kötü niyeti ve engellerle karşılaştık" diyecekler. Böyle bir durumda Güvenlik Konseyi raporu tartışacak ve ne yapılması gerektiğine karar verecek. Bu halde Fransa'nın tercih hakkı olmıyacak. Soru: Fakat Irak'ın işbirliği olmaksızın 300 müfettiş görevlerini yapamıyorlar. Şüphesiz bu doğrudur. Fakat bunu söylemek müfettişlere düşer. İddia ediyorum ki Irak'la daha fazla işbirliği yapabiliriz. Eğer yanılıyorsam başka sonuçlar çıkarmak için zamanımız var. Saddam'ınki gibi bir rejim ölümle silahları terketme arasında yakalanırsa doğru tercihi yapar diye düşünüyorum. Fakat bu kati değil. Soru: Eğer Amerikalılar savaş için BM önüne yeni bir karar sureti getirirlerse Fransa bunu veto eder mi? Görüşüme göre yeni bir karar suretine sebep yok. Güvenlik Konseyi'nin 1441 sayılı kararı çerçevesindeyiz, ona göre işi bitirelim. Yeni bir başka karar ne ilâve edecek bilmiyorum. Soru: Tek süper güç olarak Amerika'nın rolü bir problem midir. Tek üstün güçlü her toplum daima tehlikelidir ve tepkilere sebep olur. Bunun için ben çok kutuplu bir dünyadan yanayım burada şüphesiz Avrupa'nın yeri var. Böyle çok kutuplu dünyada şüphesiz Amerika ve Avrupa kutupları olacaktır. Ve daima dünya tek kutuplu olmıyacaktır. Gelecek 50 yılda Çin bir dünya gücü olacaktır. Şimdi çok kutuplu bir dünya organize etmeliyiz.