Asya'da Şanghay'dan Cakarta'ya kadar her yerde "yarın bugünden iyi olacak" fikri ve buna göre çalışmalar sürerken Japonya sanki başka bir kıtadaymış gibi hareket etmektedir. Halbuki bir zamanlar Japonya Asya'nın dinamizmini paylaşıyor hatta onu geçiyordu. 1866 yılında Meci'nin başa geçmesi ile yönetimi ellerinde tutan ayaklanma liderleri meşruti bir sistem kurma ve sanayileşme programı için gerekli bilgileri toplamak üzere Avrupa'ya çeşitli inceleme kurulları gönderdiler. 1830'larda yönetimi sarsan ayaklanmaların patlak vermesi ve Çin'in "1. Afyon Savaşı" sonunda (1831-42) Batılı devletlere boyun eğmesi Japonya'da köklü siyasal reformların gereğini açık biçimde gündeme getirmişti. Daha önce de Japonya tarihinde "Tempo" adıyla bilinen dönem (1930-44) arasında 14 yıl sürdüyse de bu dönemin adını taşıyan reformlar iki yıllık (1841-43) bir dönemi kapsar. Artan iç ve dış baskılar üzerine bir reform programı şogunluk (askeri yönetim) baş danışmanı Mizune Tadakuni köylerden kaçanları dönüşe zorlayarak pirinç üretimini artırma, ticari üretimi kısma, loncaları dağıtma ve yeni idari yönetmelikler hazırlama gibi tutucu tedbirlere başvurdu. Ayrıca bir dış saldırıya karşı Tokyo'nun (ki o zamanki ismi Edo idi. 1867'de Tokyo ismini aldı) Savunmasını güçlendirmek için çevredeki feodal mülkleri doğrudan askerî yönetime bağlamaya çalıştı. Bu göreve gösterilen tepki üzerine Tadakuni görevden alındı... Burada Japonya'nın nasıl reformlar için geçen asırda uğraştığını anlattık. 1990'dan beri Japonya'da ekonomi durgundur. Bu döneme "Kaybedilen 10 yıl" denmektedir. Büyüme hemen yok gibidir. Japonya Dünya ekonomisinin 2 numaralı olmasını bu yıl herhalde daha enerjik olan Çin'e kaptıracaktır. Japon başbakanı Yukie Hatoyama 2 Hazirandaki seçimde "ABD'yi Okinawa'dan çıkartacağına dair" sözünü yerine getirmediği için istifa etmiştir. Yerine Maliye Bakanı Naote Kan geçmiştir... Japonya son 4 yılda 6 başbakan görmüştür. Artık reform zamanı gelmiştir. Fakat Japon halkı siyasetle pek meşgul olmamaktadır. Temmuzdaki Japon seçimleri, Kan'ın Japon Demokratik Partisindeki çoğunluğu bozmuştur (Parlamentoda). Bu, partinin bir yıl önce uzun bir muhalefet sürecinden sonra büyük çoğunlukla iktidara geçmesinden sonra olmuştur. Japonya milli finans bakımından da çok kötü durumdadır. Japonya'nın sıkıntıları; mali felaket, ağlayan bir halk, zayıflayan rekabettir. Bakalım Japonya bunları nasıl çözecek?..