Savaş suçlusu

A -
A +

Saddam Hüseyin'in savaş suçlusu olarak yargılanacağı açıklandı. Biz bu makalemizde savaş suçlarının ne olduğunu anlatmak istiyoruz... Savaş suçları örf ve adet hukuku ve antlaşmalarla tespit edilmiş savaş hukukunun çiğnenmesidir. Bu yargılama tarih boyunca görülen bir olgudur. ABD Başkanı Abraham Lincoln 1863'te yayınladığı "Savaş alanındaki" orduların yönetimiyle ilgili yönergede savaş esirlerinin orduya ya da halka karşı işledikleri suçlardan dolayı yargılanmaları emri yer alıyordu. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra toplanan, ön barış konferansı "savaşla ilgili sorumlulukları" araştırmakla görevli bir komisyon kurdu. Komisyon hazırladığı raporda savaş suçlularının galip ülkelerin mahkemelerinde ve şartların elvereceği durumlarda bu ülkelerin oluşturacağı ortak bir yüksek mahkemede yargılanmalarını önerdi. Bu mahkemeler uluslararası kural ve yasaları çiğneyenleri ve insanlık suçu işleyenleri yargılayacaktı. Bu kural ve yasaların çiğnenmesine mani olamamak ya da son verememek de savaş suçu sayılacaktı. Versay Antlaşmasıyla eski Alman İmparatoru İkinci Wilhelm'in uluslararası bir mahkemede yargılanmasına karar verildi. Buna karşılık Hollanda'nın imparatoru ülkeden çıkarmayı reddetmesi nedeniyle yargılama gerçekleşemedi. Antlaşmanın savaş yasa ve kurallarını çiğnemekle suçlananların askeri mahkemelerde yargılanması da Almanya'nın bu kişileri teslim etmemesi nedeniyle uygulanamadı. İtilaf Devletleri sonunda savaş suçlularının Leipzig'deki yüksek mahkemede yargılanmalarını kabul ettiler. Ne var ki, güçlü kanıtlara rağmen bunların çoğu beraat etti. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra savaş suçları üç kategori altında toplanmıştır. 1) "Barışa karşı suçlar" bir saldırı savaşı hazırlamayı ya da başlatmayı. 2) Geleneksel savaş suçları olarak bilinen "savaş suçları" ele geçirilen topraklarda sivil halkı öldürme, sürme ya da işkenceden geçirme gibi eylemleri. 3) "İnsanlık suçları" ise savaş öncesinde ya da savaş sırasında girişilen siyasal, ırksal ya da dinsel baskılarla soykırımı kapsar. Müttefikler İkinci Dünya Savaşı boyunca savaş suçlularını cezalandıracaklarını ilân ettiler. 1943'te ABD, İngiltere ve SSCB Moskova bildirisini yayınladılar. Almanya'ya 1945'te, ABD, İngiltere, Çin ve daha sonra SSCB'nin imzaladığı Potsdam bildirisinde de Japonya'ya verilecek cezalar gösterildi. Savaş bittiğinde Londra antlaşmasıyla ABD, İngiltere, SSCB ve Fransa suçları özel bir konu ile sınırlı olmayan Muhver Devletleri suçlularının bir milletlerarası askeri mahkemede yargılanmasını kararlaştırdılar. Suçları üç kategoriye ayıran anlaşmada sanıkların devlet ya da hükümet başkanı oluşlarının sorumluluklarının ortadan kaldırmıyacağı, hükümet emirlerini yerine getirmiş sanıkların sorumluluktan kurtulamayacağı, ama cezalarının hafifletilebileceği esasları kabul edildi. Anlaşma doğrultusunda oluşturulan Milletlerarası Askeri Mahkeme 18 Ekim 1945'te 24 Nazi liderini Berlin'de daha sonra Nürnberg'de yargılamaya başladı. Yargılamalar Ekim 1946'da sona erdi sanıklardan üçü beraat etti, 12'si idam, üçü ömür boyu hapis, 4'ü de 10-20 yıl hapis cezası aldılar. Mareşal Göring intihar etti, ağzında sakladığı zehiri içti, birinin ise fiziksel olarak yargılanamayacağına karar verildi. Uzakdoğu davası 3 Mayıs 1946'da Tokyo'da başladı, Japon İmparatoru davalı sayılmadı. 25 sanıktan 7'si ölüm, 16'sı ömür boyu hapis, 2'si daha hafif hapis cezalarına çarptırıldı. Alman ve Japon suçlularının davaları -kişiler işledikleri zaman suç olmıyan eylemler sebebiyle açıldıkları için- eleştirildi. Buna karşılık Nürnberg Mahkemesi 1928'de Almanya'nın onayladığı Kellog-Briand paktının bütün saldırgan savaşları yasadışı ilan ettiğini ve savaş çıkarmayı kişisel suç saydığını belirtti.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.