Türkiye 19. ve 20. asırlarda devamlı savaşta bulunmuştur. Bu savaşlarda çok ilginç olaylar olmuştur. Şehitlerimiz ve gazilerimiz diğer askerlerimiz gibi kahramanlıklar yaşatmışlardı. Bunlardan bir çoğunu bu savaşlara katılmış rahmetli babam emekli Korgeneral Asım Altuğ'dan dinlemiştim. Kaybolmamaları için bir kısmını naklediyorum. Türk Orduları Birinci Dünya Savaşında yurt dışında birçok cephelerde çarpışmıştır. Bunlardan Avrupa'da çarpışanlar Galiçya Cephesinde ve Romanya Cephesinde savaştılar. Türkiye'de Galiçya Cephesi çok iyi bilinir ve bu konuda birçok kitap ve makale yazılmıştır. Romanya Cephesi pek bilinmez. Türk Başkomutanlığı Romanya cephesinde savaşmak üzere 15'inci ve 25'inci tümenlerden kurulan bu kolorduyu ayırdı. Ağustos 1916 başlarında Edirne'de toplanıp eksiklerini tamamlamaya çalışan 6'ncı kolordu Karargâhıyla Sofya'da bulunan Alman Mackengen Ordusu emrine verildi. Kolordunun Bulgaristan'a taşınmasına 1 Eylül 1916 günü başlandı. Taşınma 6 Ekim 1916'da sona erdi. Kolordu komutanı Tuğgeneral Hafız Mustafa Hilmi Paşa, Emir subayı yüzbaşı Erzurumlu Asım Sait bey (daha sonra Korg. olarak ölen Altuğ Paşa ki babamdı). Hilmi Paşa bir akşamüstü cephede bozulan ve geri kaçan Türk askerlerini görünce otomobili ile bir tepeye çıktı. Karanlık bastığından farklı yerlerde Romanyalı ve Rus askerler meşaleler yakarak ilerlerken birden durdular. Türk tarafında bir tek otomobil olduğunu ve onun da paşanın emrinde olduğunu biliyorlardı. Demek paşa bu kadar yakında idi, o halde Türk askeri daha yakında idi. Hilmi Paşa şoföre "farları söndürme" komutunu verdi ve emir subayı ile yaya inerek geriye çekilmekte olan askerin arasına daldı. Daha önce kazanlarla çorba hazırlatmıştı. Bunu yorgun askere verdiler. Asker daha geri çekilmeyip mutfak etrafında toplandı. Paşa ve subaylar düşmana saldırmalarını emrettiler. Askerler ellerindeki silâhla, hatta sopalarla "Allah, Allah" nidaları ile düşmana saldırdılar. Düşman kaçmaya başladı. Hilmi paşanın farları söndürtmemesi iyi bir savaş oyunu idi. Türk askerleri Rus ordusundaki Türk askerlere bakıyor ve onlara "bak kardeş sen Türksün, müslümansın, biz de Türk ve müslümanız, bize silâh çekmeyin ateş etmeyin" diyorlardı. Rus ordusundaki Türk askerler "yok, yok, siz düşmansınız, Türkçe öğrenmişsiniz" diye Türk askerlerine, Osmanlı ordusundaki askerlere inanmayıp aleyhimize savaşa devam ettiler. Ruslar Türkleri iyi kandırmışlardı. Romanya Cephesi Ağustos 1916'dan Haziran 1918'e kadar sürdü. 25. tümen 25 Aralık 1917'de yurda döndü ve İstanbul'da bırakıldı. 15'inci tümen 29 Haziran 1918'de Batum'a döndü ve Doğu Cephesine katıldı. Meraklılar için Romanya Cephesi ile ilgili iki makale buldum. Bunlar 1- Büyük Harpte Romanya Cephesinde 6. Türk Kolordusu 78 nolu As. Mecmuanın Tarih ks. Sayı 19. As Matbaa- İstanbul 1930. 2- Romanya Cephesi VII. cilt 2. kısım. Genelkurmay yayını Genelkukmay Basımevi Ankara, 1967. Şehitlere rahmet dilerim. Gazilere ve mücahitlere de rahmet olsun.