Soljenitsin

11 Aralık 1918'de Rusya'da Kislovodsk'ta aydın bir Kazak ailesinde doğmuştu. Babası doğumdan önce bir kazada öldüğünden annesi tarafından yetiştirildi. Rostovna-Donu Üniversitesinin matematik bölümünü bitirdikten sonra Moskova Devlet Üniversitesinde mektupla edebiyat öğrenimi gördü. 2. Dünya Savaşına topçu olarak katıldı. 1945'te yazdığı bir mektupta Stalin'i eleştirdiği için tutuklandı. 8 yıl hapis, 3 yıl da sürgün cezasına çaptırıldı. 1956'da saygınlığı iade edildi ve Orta Asya'daki Ryezan'a yerleşmesine izin verildi. Burada bir yandan matematik öğretmenliği yaparken bir yandan da yazmaya başladı... Soljenitsin Kruşçev'in 1964'te iktidardan düşmesinden sonra gitgide sertleşen, eleştiriler ve baskılarla karşı karşıya kaldı. Eserlerinin SSCB'de basılmasına izin verilmiyordu. Bunun üzerine eserlerini gizlice çoğaltıp dağıtmaya başladı. Sonraki yıllarda birkaç romanı yurt dışında basılınca uluslararası ün kazandı. Soljenitsin 1970'te Nobel Edebiyat Ödülünü aldı. Bir daha SSCB'ye alınmayacağından çekinerek Stocklholm'deki ödül törenine katılmadı. SSCB dışında yayınlanan ikinci kitabı Ağustos 1914 (1971): Ağustos 1914 (1972), Arhipelag Gulag (Gulag Takım Adaları 1918-1956, (1975-77) birinci bölümü aralık 1973'te Paris'te basıldı. 1974-78 arasında üç cilt halinde İngilizce basılan bu kitaba adını veren Gulag, SSCB'deki hapishane ve çalışma kampları sisteminin resmi adının baş harflerinden oluşan bir sözcüktü. Gulag Takım Adaları yayınlanır yayınlanmaz Sovyet basınının saldırısı üzerine Soljenitsin tutuklandı. 12 Şubat 1974'te vatana ihanetle suçlandı. Ertesi gün SSCB vatandaşlığından çıkarılarak ülke dışına sürüldü. İsviçre, İsveç'ten sonra ABD'de Vermonst'ta yerleşti. Soljenitsin, Nobel'in Moskova'daki İsveç büyükelçiliğine özel bir törenle verilmesi önerisini İsveç kabul etmedi, bu yüzden ödülünü ancak 1974 yılında aldı. Soljenitsin Rusya'daki değişiklik üzerine 1990'da yeniden SSCB vatandaşlığına kabul edildi ve 1994'te Rusya'ya döndü. Aleksandr İsayeviç Soljenitsin Rusya'nın geleneksel Hristiyan değerlere dayanan iyi niyetli bir otoriter rejimle yönetilmesi gerektiğini savunmuştur. 3 Ağustosta 89 yaşında öldü...