Türk Parlamenterler Birliği 13-14 Nisan'da Ankara'da TBMM binasında Tarih Boyunca Türk-Ermeni İlişkileri adlı bir sempozyum düzenlemiştir. Bu konuda uzman yerli ve yabancı bilim adamlarının katılımıyla sempozyum çok istifadeli geçmiştir. Üç Ermeni profesör de davet edilmişlerse de bunlar gelmemişlerdir. Katılanların gerek Osmanlı ve gerekse Rus arşivlerinde yaptıkları araştırmaların çok faydalı olduğu görülmüştür. Ermeni meselesinde bir uzman olan Ermeni Dosyası adlı Türkçe, İngilizce, Fransızca eserleri bulunan emekli büyükelçi Kamuran Gürün "Osmanlı arşivlerinde 1912'de Ermeni sayısının 1.300.000, 1921'de ise 1.025.000 olduğunu buna göre 1. Dünya Savaşı sonunda Ermeni sayısında 300.000'e yakın bir azalma varken Müslümanlardan aynı dönemde 2 milyon eksilme olduğunu bunun 550.000'i cephede şehit olmuşlardır. Sevr anlaşmasını Ermeniler imzalamışlardır. Tehcir kararı bir katliam kararı değildir. Devletin bunun aksine göçe tabi olanların korunması talimatları var. Sorumlular mahkemeye verilecek denilmekte. Nitekim bunlara aykırı hareket eden 1380 kişi yargılanarak hapse mahkum oldu. Ermenileri tutan Başkan Wilson uydurma bir kitap yazdırttı. Büyükelçi Morgenthau'nun Hikayesi diye bütün raporlar değiştirildi. Nitekim 26 Eylül 1915 tarihli belge Ermenilerin gittikleri yere yerleştiklerini ve rahat içinde olduklarını bildirmektedir. ABD'li tarihçi Heath Lawry 1990'da bunu yazmıştır. Sadrazam Tevfik Paşa bu katliam meselesini ve iddiasını incelemek üzere birinci Dünya Savaşına girmemiş tarafsız Danimarka, İspanya, İsveç gibi ülkelerden ikişer uzman istedi fakat İngiltere buna mani oldu. 144 kişi Malta'ya katliamla ilgili olarak sürüldü. Fakat bu konuda İngiltere'de basılan üç kitapta tevsik yok. Maraş'ta iki bin Ermeni katliama tabi oldu. Lord Curzon bu rakkamı 20.000'ne yükseltti daha sonra bu rakkam 70.000'ne yükseltildi. 1873 tarihinde Ohannes adlı bir Ermeni "Ermenilerin yapacağı bir şey kalmadı" diye bir kitap yazdı Ermeniler bunu yok ettiler. Sevr müzakerelerindeki Ermeni delegasyonu başkanı Bogos Nubar paşa "göçte 260.000 kişi yerlerine varmadı" diye yazdı fakat bunlar hakkında katliam iddiasında bulunmadı, Türkler öldürdü demiyor. Savaşta karşılıklı çarpışmalar oldu. Ermeniler ödürdüler ve öldüler. Yeni Ermeni kuşakları oluştu bunlar tahkik etmeden inandılar, kurban sayısı yüksek gösterildi diye sözlerini bitirdi. Prof. Orbaylı "Osmanlı devleti Ekim 1914'te Almanya'nın yanında dünya savaşına girdi. Marne savaşında Fransızların üstünlüğü ispatlandı. Türkiye'de Ermeniler aleyhine siyasi fırka yoktu. Siyonizm Ermenilrin hedefi ama Ermenilerde siyasi elit yok, çiftçi bir halk dünya siyasetini anlayamaz. Ermeniler 1878'de yanlış bir strateji seçtiler, Bulgarlar gibi terörle Müslümanları kaçırmak istediler. 1915 olayı iki kavmin birbirini katletmesidir. Arşivlerimizde soykırıma rastlanmaz. Almanya'da 6 milyon Yahudi ve bir milyon Çingene kişisel niteliklerinden öldürülmüşlerdir. Fransa, Almanya ve Avusturya kamuoyları kendi işledikleri soykırımlarına ortak aramaktadırlar, vicdanlarını rahatlatmak için, Türkler de yaptı hem de 20. asırda diyorlar. Ermenilerle diyaloğa girmemiz lazım dedi. Emekli büyük elçi Pulat Tacar hariciyeye girdiği zaman o zamanki Dışişleri Genel Sekreterini ziyaret eder, laf arasında Ermeni meselesinden bahsedince Genel Sekreter hiddetle (Ermeni meselesi yoktur) der. Büyükelçi devamla Osmanlı mahkemeleri 397 kişiyi Ermenilere zarar vermelerinden mahkum etti, bunlar dövme, sarkıntılık gibi suçlardı cinayet filan yoktu. Türkiye, Ermenistan'ı topraklarındaki talepler sebebiyle Birleşmiş Milletlere şikayet etmelidir. 1948 Soykırım Antlaşması milli, dini, ırki ve etnik grupları korumaktadır siyasi grup bunlar arasında yoktur, (Andlaşmanın 1. maddesi) siyasi gruptur. Siyasi mücadele yapan gruptur, bağımsızlık filan için uğraşan. Soykırımda bir grubun tamamen yok edilmek kasdı bulunacaktır. Bu yaşam şartlarını değiştirmekle olur. Neden yok etmek istiyorsunuz anahtar kelimedir: "O grup olduğu için" bunun cevabıdır Protestan Ermenilere el sürülmemiş sadece Gregoryan Ermeniler göçe tabi tutulmuşlardır. Bu konuya devam edeceğiz...