Türkiye Cumhuriyeti'nin 11. cumhurbaşkanının kim olacağı açığa çıktı. Kayseri milletvekili, dış işleri bakanı, başbakan 1. yardımcısı, sâbık başbakan Dr. Abdullah Gül'ün adaylığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ortaklık kabûl etmez yüce ve ulu iradesine sunulacak. Sayın Gül'ü ve bir o kadar da Sayın Erdoğan'ı kutluyorum. Türkiye için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Abdullah Gül, Turgut Özal ve Süleyman Demirel gibi birinci derecede dış politika ile uğraşacaktır. Özal ve Demirel, Batı'ya dönük, ABD ve AB ile çok iyi ilişkiler kurabilen, Türk ülkelerini ve bunları bir arada tutmak için hiç bir şeyi ihmal etmeyen bir politika yürüttüler. Gül'ün aynı istikameti izlememesi hâlinde, dengeler değişebilir. 5 yıldan beri Millî Güvenlik Kurulu'nda bulunduğu için komutanlarımızı tanıması, Gül'e kolaylık sağlayacaktır. Atatürk ve İnönü'den sonra en genç cumhurbaşkanı olacaktır. Türkiye tarihinin en gösterişli, mitinge benzer grup toplantısı, Abdullah Gül'ün adaylığının açıklanması için gerçekleşti. Üçte bir oyla üçte iki milletvekili çıkaran bir mekanizmanın sonunda bütün zirve makamların AK Parti'de toplanması durumu oluşuyor. Bu sebeple epey gürültülü haftalar, aylar yaşıyacağız. Nihaî kararı önümüzdeki genel seçimlerde azîz milletimiz verecek. Yüzde 50'nin yakınlarında oy almadığı takdirde AK Parti'nin bütün zirvelere oturması, çok çekişilecektir. Gazetemizin genel yayın müdürü Fuat Bol, 1 yıldan beri son âna kadar, Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmayacağını, icrada kalmayı tercih edeceğini musırren söylemiştir. Derin öngörüsünden dolayı onu da tebrik ediyorum. Nisanın son ve Mayısın ilk iki haftası, Cumhurbaşkanlığı konusunda değerlendirmelerle geçecek. Yabancı basın da ilgilenecektir. Bu furyaya biz de katılacağız. Düşüncelerimizi sunacağız.