60. yıl dönümü

A -
A +

İkinci Cihan Savaşı'nın (1939-45) Avrupa'daki bölümünün Almanya'nın kayıtsız şartsız teslimi ile bitmesinin 60. yıl dönümü, Moskova'da büyük törenlerle kutlandı. Ev sahibi Putin'den Başkan Bush'a, Başkan Chirac'a, Şansölye Schröder'e, Tayyip Erdoğan'a, Tony Blair'e kadar katılım, en yüksek düzeyde oldu. Aynı kutlama Berlin'de de yapıldı ise de bunun manasını pek anlayamadık. Almanlar acaba tarihlerinin en büyük yenilgisini mi kutladılar? Hayır! Avrupa medeniyetinin, başta Almanlar'ınki olmak üzere, canına okuyan ikinci büyük intihar tecrübesinden kurtulduklarını kutladılar. Ancak 60. yıl dönümünün diğer yüzüne değinilmedi. 60 yıl önce, Avrupa kıtasının büyük ülkeleri, Almanya'nın muazzam bir parçası dahil, Ruslar'a ve komünist rejime terk edilmişti. Anılan ülkeler bu durumdan ancak 15 yıl önce kurtulabildiler. Allah'a şükür yeni bir savaş olmadan gerçekleşti. Bu yumuşak geçişi sağlayan Gorbaçov, Yeltsin ve Putin'in adı, Arz'ı sömürgeleştirmek isteyen sistemi yıkan Reagan ve Thatcher derecesinde şerefle tarihe geçecektir. 1965 yılında, 120.000 tirajlı Hayat Tarih Mecmuası'nda 2 ve Türk Kültürü dergisinde 1 inceleme yazısı ile Sovyetler Birliği'nin 2000 yılına doğru, savaşsız, kendi içinden ayrışarak, çökeceğini yazdım. Ankara'daki Rusya büyükelçisi, dışişleri bakanımıza, beni Ruslar'la dostluğumuzu bozmak istemekle suçlayarak şikâyet etti. Kendilerini akl-ı evvel ve Sovyetler'i -tıpkı ABD gibi- ölümsüz bir teşekkül sananlar, beni, hayalperestlikten tutunuz da, pantürkistliğe kadar, bir seri palavra ile itham etmişlerdi. Ama Sovyetler dağılınca ben söylemiştim diye tafra atanlar çok oldu. Bir açık oturumda, o tarihlerde, her ülkenin SSCB'den ayrılabileceğini, ancak Ukrayna'nın kopmayacağını söyleyen bir muhterem profesöre, Ukrayna'daki milliyetçiliğin çok derin olduğunu, en kesin kopmanın bu ülkede gerçekleşeceği cevabını vermiştim. Bunları niye yazdım ve niçin hatırladım? Akl-ı evveller yine faaliyettedir ve Asya'da sınırların sâbitleştiğini, asla değişmeyeceğini iddia ediyorlar. Temennim, bu defa onların haklı çıkmasıdır ama, politikanın katı ve taviz götürmez, duygusallığa yer vermez yapısı, temennilerle gelişmiyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.