AB'de siyasî düzen

A -
A +

Avrupa Birliği'ni, inandıkları öğretilerini gerçekleştirecek bir sistem olarak algılayanlar var. Bu gafiller zamanla uyanacak, gerçekle yüz yüze geleceklerdir. Gerçek şudur: Avrupa Birliği düzeninde teröre, zora, tehdide başvurmamak şartıyla, her fikri savunabilirsiniz. Sağlığa, genel ahlâka zarar vermiyorsanız, fikirlerinizi medya ile yayabilirsiniz. Siyasî parti hâline getirebilirsiniz. Baraj önümüzdeki seçimde yüzde 5'e, sonra yüzde 1'e ineceği için, milletvekili de çıkarabilirsiniz. Ama marjinal öğretinizle icraya katılamaz, hükûmete giremezsiniz. Avrupa Birliği içinde veya dışında, bugün veya yarın, Türkiye'yi, ırka, ana diline, mezhebe göre düzenlenmiş mülkî ünitelere bölemezsiniz. Ayrı hukuk düzenlemeleri yapamazsınız. Türk Devleti içinde bulunduğunu ve yaşadığını, kendisinin de Türk olduğunu unutanların başı her zaman belâdadır. Elde edebilecekleri bir şey de yoktur. Her vatandaş kesinlikle birbirine eşittir. Atatürk, en büyük millî kahramanımızdır. Atatürk'e sataşmanın, milletimizin çoğunluğunu çok üzdüğünü bilmeyenler, terbiyesiz insanlardır. Türkiye'de demokrasi, lâiklik üzerine kurulmuştur. Bu sistemle oynamak, her zaman huzursuzluk kaynağı olur ve demokrasimizi geriye götürür. Türk subayı, yenileşme tarihimiz boyunca, inkılâp hareketlerinde öncüdür. Avrupa Birliği konusunda da böyledir. AB sistemi içine girdiğimiz zaman da, aynı çok seçkin ve vazgeçilmez pozisyonunu koruyacaktır. Bence daha da saygın hâle gelecektir. Geçmişteki askerî müdahaleler elbette eleştirilecektir. Tarihe ambargo koymak mümkün değildir. Ancak o olaylar günümüze taşınmayacaktır. Türk milleti ordusunun siyasete karışmasından hoşlanmaz. Ama silâhlı kuvvetleri ile kavga eden, uyum sağlayamayan partilere de oy vermez. Bu politik realiteyi vurgulayarak yazıma son veriyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.