AB'ye karşı olmak

A -
A +

Ülkemizde, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesini istemeyen, kesinlikle ve asla istemeyen, ne pahasına olursa olsun istemeyen, mutaassıp, statükocu, tekelci, dar görüşlü, kısır ufuklu, sabit fikirli, fakat belirli mihraklara yerleşmiş etkili bir zümre vardır. Bunlar inanılmaz bir inatla Avrupa Birliği'nin felâketimizi hazırlayacağını her platformda söylüyorlar, yazıyorlar, fısıldıyorlar, haykırıyorlar. Bu arada, Avrupa Birliği'nin sistemimizi bozacağından samimiyetle endişelenen değerli ilim ve fikir adamlarımız da mevcuttur. Bunların, bizim de sempati ile dinleyip okuduğumuz düşünceleri, daha çok nostalji kokuyor. Biz de nostaljiye bayılıyoruz, geçmişi hasretle anıyoruz ama, bu duygularla değil bir milletin, bir ferdin bile geleceğinin inşa edilemiyeceğinin idraki içindeyiz. Bu zâtların ileri sürdükleri bazı riskler de gerçektir. Ancak tarihte, risk almadan ilerleyen hiç bir millet ve hiç bir kişi yoktur. Statükocular şimdi ümitlerini, Kıbrıs konusunda kavga çıkmasına bağladılar. Çözümden ödleri kopuyor. Çözümün bizi Avrupa Birliği'ne yaklaştıracağını, çözümsüzlüğün Avrupa defterinden silinmemizle sonuçlanacağını biliyorlar. AK Parti'ye de, muhafazakâr bir partinin bu derecede Avrupacı olması sebebiyle kızıyorlar. İrice bir hata yapsa da, siyasî hayatımızdan silinse, hiç değilse başımızdan gitse diye bekliyorlar. Avrupalılar'a gelince, refahlarını, Türkler'le paylaşmaya hevesli değiller. Ama devletlerini yönetenler, Türkiye'nin katılmasının değerini, hatta bazı hususlarda vazgeçilmezliğini biliyorlar. Hiç olmazsa Avrupa devletlerindeki iktidarların yüzde 51'i bu görüştedir. Bizi istemeyen yüzde 49'un artması halinde işimiz zorlanacaktır. Zorlanırsak, Avrupa Birliği üyeliğini pas geçmemiz de mümkündür. Ama Avrupa normlarını, kriterlerini, prensiplerini, sistemini, zihniyetini pas geçmemiz imkan ve ihtimali yoktur. Statükocular, bunların bizim için fazla olduğunu düşünüyorlar. Fakat bu görüş Türk'ü küçümseyen bir bakış açısıdır. Kaldı ki, sonsuza kadar bizi, muasır medeniyet seviyesinin hayli altında bir çizgide yaşamaya mecbur ve mahkum eder.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.