Azîz dostum Rahim Er'e Türkiye gazetesine hoş geldiniz diyorum. Çok büyük geçmiş olsun. Bir daha Entelektüel Boyut'suz kalmayalım. *** Birleşik Amerika'nın Irak politikası az çok belli oldu. Afganistan'daki politikasını ise düzenlemeye çalışıyor. Cumhurbaşkanı seçimlerinin sonuçlanmasını bekliyor. Seçimler yapılalı epey oldu, oylar hâlâ sayılamadı. Karzâî'nin tekrar kazanması bekleniyor. Afganistan'da NATO'nun savaştığı Tâlibân, seçimlere katılmadıktan başka, tethiş yolu ile boykota çalıştı. Bu sebeple seçmenlerin ancak yarısı oy kullanabildi. Amerika, Afganistan'ı işgal eden Rus kuvvetleri ile gerilla savaşı yapması için vaktiyle Pakistan'da oluşturduğu Tâlibân ile şimdi geniş çapta ve Pakistan'la müttefikan harb ediyor. Muntazam savaş olmadığı için sonuç alamıyor. Afganlar'ın yarısı Afganistan'da, diğer yarısı Pakistan'da yaşar. Afganistan'da Afganca konuşan Afgan nüfusu yüzde 40 civarındadır. Yüzde 25 Farsça konuşan Tâcik, bir o kadar Özbek ve Türkmen lehçeleri ile konuşan Türk vardır. Yüzde 99 Müslüman; çoğunluğu Sünnî-Hanefî'dir. Yüzde 10 kadar Şîî olduğu tahmin ediliyor. Türkler kuzeyde Güney Türkistan (Türkistan-ı Cenûbî) veya Bend-i Türkistân denen kalın şeritte yaşarlar. Mevlânâ buradan kalkıp Konya'ya gelmiştir. Afganistan uzun yüzyıllar Türk devletlerinin yönetiminde kalmıştır. Afganistan'da, Kâbil'de düzeni sağlayan ve son derece başarılı fonksiyon ifa eden birliğimiz var. Amerika'nın ısrarı üzerine bu kuvvetimizi ikiye katlamamız bahis konusu. Fakat -meselâ İngiliz askeri gibi- muhârib (savaşan) askerimiz olmayacak. Müslümanlar hakkında kıt, hattâ yanlış bilgileri olan eski Danimarka başbakanı hâlen NATO genel sekreteri Rasmussen, Ankara'da idi. Başbakanımız iftara oturtup dinimiz hakkında kendisine muhtasar müfîd bilgi vermek külfetine bile katlandı. Rasmussen, NATO'nun Afganistan'daki politikasında tökezlememeye çalışacak. Allah'tan NATO'nun patronu genel sekreter değil, Brüksel'de oturan Amerikalı orgeneral başkomutandır.