Afganistan bombardımanı devam ediyor. Halkın göçe zorlanması ve hayatî ihtiyaçlarının karşılanamaması, 21. Asra yakışmayan, vicdanların kaldıramıyacağı sahneler oluşturuyor. Çoğu Türk eseri tarihî âbidelerin tahribi, vandalizm dönemlerini hortlatıyor. Kuzey İttifakı denen Taliban'a muhalif güçler, Kâbil'e yürümek için, Amerika'nın işaretini bekliyorlar. Amerikan desteğiyle Kâbil'e ve diğer şehirlere girip Taliban iktidarına son verecekler. Sonra ne olacak? Kuzey İttifakı da köktendincidir. Bilhassa ABD'ye müteveccih Batı husumeti onlarda da mevcut. Afganistan'da demokrasi imkânsızı zorlamak gibi bir şey. Türkiye dışında hangi Müslüman ülkede demokrasi var ki? Belki Türkiye'nin baş çekeceği bir Barış Gücü oluşturulacak. Fakat bu coğrafyada müşkilât, Bosna'dakinden çok daha vahîmdir. 25 yıl önce Afganistan'a komünizm geldi. Denge bozuldu. Yeniden kurulabilmesi uzun vadeye bağlı. Hayli devlet de, Afganistan'dan elini çekmiyecektir. Bu hengâmede Türkiye'nin ve Pakistan'ın zarar görmemesi, Ankara'da Devlet politikasının temel ilkelerini oluşturuyor. Binaenaleyh Taliban iktidarının sona erdirilmesiyle iş bitmiyor. Bin Ladin'in ve el-Kaaide'nin ortadan kaldırılması ile de sorun çözümlenmiyor. Başka Ladin'ler ve başka örgütler, onların yerini alacaktır. Şer (kötülük) tohumları öylesine yeşertilmiştir ki, imhası mümkün değil. Bu arada Birleşik Amerika, mutlaka başka ülkelerdeki terör örgütlerinin üzerine yürüyecektir. Mücadelenin cihanşümullüğünden kimse şüphe etmesin. Ve hiçbir devlet, yakasını sıyırabileceği ümidine kapılmasın. Amerika'nın ilk hedeflerinden biri, Güney Filipinler'deki Moro köktendinci harekâtıdır. Kaddafi'nin sayesinde neşv-ü nema bulmuştur. Filipinler'i âdetâ ikiye bölmüştür. Batılılar'a karşı eylemlerini korsanlık derekesine düşürmüştür. Güney Filipinler'deki yoğun Müslüman kitlesinin haklı isteklerini yanlış savunmuştur. Filipinler, Washington'la en sıkı ilişkiler içindedir. ABD, Filipinler'i böylesine bir dertten kurtarmak için müdahale edecektir. Geçen yıl, beklenmedik şekilde ve haksız olarak Doğu Timor'u Endonezya'dan koparması hatırlanmalıdır. Hâsılı daha çok sürprizli gelişmeler göreceğiz. 21. asrı sulh ve sükûn içinde açmak dirayetini gösteremiyen insan ırkını, epey dertler ve acılar bekliyor.