Atom ve petrol

A -
A +

Dehşetli ırkçı son İran imparatoru Muhammed Şâh Pehlevî, yakın gelecekte İran'ın dünyanın 5. güçlü devleti olacağını söylemişti. Petrole güveniyordu. Petrolsüz Türkiye'de ise, Özal gibi en ufku açık liderler bile dünya 10.'su olacağımız hedefiyle yetinmişlerdi. 16. asırda Osmanlı Türkiyesi'nin dünyada 1. ve İran Safevî Türkmen Devleti'nin 2. olduğunu bugün ancak tarihçiler biliyor. İran 1828 ve Türkiye 1918'e kadar büyük devlet vasfını taşıdılar. Biz Büyük Türkiye dedik. İran ise hedefini hiç kaybetmedi. Humeyni rejimi, Pehlevîler'den geriye düşecek değildi ya! Binaenaleyh enerji zenginliğine boğulan İran, nükleer santrale muhtaç değildir. Atom bombası yaparak Türkler'i, Araplar'ı, Kürtler'i, Yahudiler'i, Amerikalılar'ı korkutup hizaya getirmek istiyor. Birleşik Amerika da, İran gibi asıl hedefini gizliyor. İran atom bombası yapsa, Amerika'ya toplu iğne gibi gelir. Bu derecede kararlı şekilde İran'a yüklenmesi, petrol yüzündendir. Dünya petrol rezervinin üçte ikisini içeren alanlara ve yollarına egemen olmak, dağıtımı kendisi yapmak istiyor. Genişletilmiş Orta Doğu ve Kuzey Afrika adıyla Amerika'nın bu bölgelere gûyâ-lâ-teşbîh ve lâ-temsîl- demokrasi götürmek, terörü kökeninde kurutmak, kitle imha silahlarını engellemek gibi ümanist iddialı millî projesi, 21. asır Amerika'sının refah düzeyini üst çizgide tutacak enerjiyi ele geçirmek hedefinden ibarettir. Her ikisi de riyâ dolu iddialarla ortaya çıkan ABD ve İran, şimdi savaşın diplomatik safhasını yaşıyorlar. Bir hayli de tadını çıkarıyorlar. Dünya gündemini pençesine geçirecek derecede böyle yoğun çekişmelerin sonunu kestirmek için tarihçi olmaya lüzum yoktur. Galip gelecek tarafı tayin için de dehâ sahibi diplomat olmak gerekmiyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.