Bekleyen Türkiye

A -
A +

Türkiye tam bir bekleme pozisyonu aldı. Neyi bekliyoruz? Bu defa Avrupa Birliği üyesi 25 devlet dışişleri bakanının toplantısını bekliyoruz. Acaba aleyhimize bir çatlak ses yükselir mi? Avrupa, Türkiye'de sinirlerin gerildiğini biliyor. Buna aldıran var, aldırmayan var. Zenginlerin, zengin olmayanların halinden anlamaları, en müşkül ve zor algılamalardan biridir. Zira yoksulun zenginleşememesini kusur gibi görürler. Efendimiz'in el-fakru fahrî (fakirlik iftiharımdır) buyurmaları bu devirde geçerliliğini yitirdi. Artık sadece peygamberlere mahsus bir haslet şeklinde anlaşılıyor. Bununla beraber, milletlerin yoksulluğundan, geniş ölçüde yöneticileri sorumludur. Tarihçi değerlendirmesi böyledir. Politika, fırsatları yakalamak san'atıdır. Bizde, öğünme ve öğme san'atı hâline gelmiştir. Millete yüz milyarlarca, trilyonlarca dolar kaybettiren rejimler, şan ve şeref iddia etmişlerdir. Birtakım atılımlarda eski eyaletlerinizin gerisinde kalırsanız, fazlaca düşünmeye ihtiyacımız var demektir. Bir Avrupa ülkesinde, bizdeki anormal nüfus artışına rastlamak mümkün değildir. Nükleer enerji alanında notumuz sıfıra çok yakındır. Kıbrıslı, Maltalı, Lüksemburglu 25 devletin dışişleri bakanının acaba ne gibi kusurumuzu bulacaklarını konuşan bir Türkiye'de, biz eski milliyetçilerin şenlik yapması beklenmemelidir. Milliyetçilik anlayışında bile hâlâ yerimizde sayıyoruz. Avrupa Birliği konusunda bir terslik, bu hususta en fazla çalışan parti olması kaale alınmaksızın, iktidarı sarsacaktır. Zaten millet adına olmaktan fazla kendi kafalarındaki eskimiş modelleri savunarak muhalefet edenler, böyle bir fırsatı bekliyorlar. Brüksel'de bir terslik olursa sevineceklerini çoktan belli ettiler. Böylesine bir muhalefet karşısında Avrupa'nın Türkiye'deki Hristiyanlar için istediği tamama yakını uygun, zararsız, haklı bulunan talepleri yerine getirilmedi. Yeni bir terörle savaş durumuna girmemiz hâlinde, başka aksaklıklar da kendini gösterecektir. Avrupa normları içinde teröre karşı her türlü yasal tedbirleri âcilen alalım. Ama anlamsız ve tepki mahiyetinde anayasa konuşmalarından gına geldi. İktidara zarar verdi ve verecektir. Avrupa ve Amerika ile düzgün ilişkilere girebilirsek yepyeni bir anayasa yapalım.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.