Biraz fütüroloji

Henüz sözlüklere girmeyen fütüroloji kelimesi gelecek bilimi demek. Falcılıkla, gaibden haber vermekle falan ilgisi yok. Gelecekte yeryüzünde ne gibi şeyler gerçekleşeceğini, geçmişi inceleyen ilim olan tarih'e dayanarak, coğrafya, statistik, hattâ san'at verilerinden de faydalanarak, öngörebilmek konusu ile uğraşan yeni bir bilgi dalıdır. Derin tarihçiler, İbni Haldun'dan, belki Herodot'tan bu yana, geçmişe yaptıkları atıfların geleceğe etkilerini tahmine çalışmışlardır. Meselâ en büyük Türk yazarı Evliyâ Çelebi'nin, daha Karadeniz tamamen kapalı Türk Osmanlı gölü hâlinde bulunduğu ve Rusya'nın yıllık haraca bağlandığı bir dönemde, Ruslar'ın Karadeniz'e inmeleri durumunda Osmanlı'ya tehdidi oluşturacaklarını ve İstanbul'un güvenliğinin tehlikeye düşeceğini yazması, bir fütüroloji pasajıdır. Bendeniz de, Evliyâ üstâdımız gibi, Rusya'ya ait iddialarda bulunacağım. Bana göre, Rusya, en çok 10 yıl içinde ekonomik ve sosyal bakımdan iyice derlenip toparlanacak, modern devlet olacaktır. Bundan önce, günümüzden 5 yıl sonraya kalmadan, ansızın Brüksel'e dilekçe sunup, AB üyeliği isteyecektir. Bundan da önce, aslî üye sıfatıyla NATO'ya girecektir. Fransa'nın, Rusya'ya hayır demesi çok zordur. Paris'ten başka Berlin, hattâ Londra ve Washington'da, müstakbel AB üyeleri olarak Türkiye ile Rusya'nın durumlarının incelenmeye alındığına eminim. Fransa'da, Türkiye'nin AB üyeliği için tereddüdün başlıca sebebi Ermeni etkisi değildir. Rusya'nın üyeliği ihtimali daha ağır basıyor. Chirac'tan sonraki cumhurbaşkanı, eninde sonunda bir başbakanla anlaşmazlığa düşecek. Fransa'da rejim bunalımı olacak. 6. Cumhuriyet ilân edilecek. Böylece Türkiye dahil Avrupa'ya parlamenter sistemi sunan Fransa, aslına dönecek. Fütürolojik tahminlerin sonu gelmezse de, sütunum bitti. Bu arada Fransızca fütürologique sıfatını muhtemelen ilk defa burada kullandığım için, Fransızlar küstahlığımı bağışlasınlar...