BM toplanıyor

Sayın Cumhurbaşkanımız, ABD programının yoğunluğu sebebiyle, New York'ta bulunan İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'le görüşmeyeceğini bildirdi. İsrail, Türkiye'den özür dilemek diplomatik kıvraklığını gösteremedi. İstanbullu olmam hasebiyle Yahudiler'i iyi tanırım. Bu katılık, beni şaşırttı. Bir de Netanyahu'nun yüz binlerce Filistinli'yi bin yıldır oturdukları topraklardan kopararak Amerika'ya göçmek suretiyle ABD vatandaşlığına zorlaması, Orta Doğu'da barışın epey uzak vâdeli olduğu hakkında çok tekrarladığım kötümser fikrimi pekiştirdi. Cumhurbaşkanımız, New York'a gelmesi beklenen Başkan Obama ile herhalde görüşecek. Obama'nın, ilk ziyaretini Türkiye'ye yaptığını unutmadık. Ama bir yıl içinde Asya politikasında radikal bir başarı gösteremediği için, prestij kaybına uğradı. Hem kendi ülkesinde, hem Türkiye'de, hem dünyada. Dünyanın 1 numaralı siyaset koltuğunda en geniş yetkiyle 4 yıl oturmak basit ve kolay değil. Öyle bir şahsiyetten cümle âlem bir şeyler bekliyor. Olumlu bir şeyler... Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin önemli oturumlarına başkanlık ediyor. New York'taki Türkler'le görüştü. Bazı lobilerle teması da muhtemel. Bu arada gazeteci arkadaşların başkanlık sistemi sorularına muhâtab oldu. Bu hususta kapalı konuştu. Zaten Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımız ve Sayın Cemil Çiçek, gündemde böyle bir konu bulunmadığını söylemişlerdi. Birleşmiş Milletler, 1945 yılında merkez seçilen?New?York'ta başlayarak, zamanla 200'e yakın üyesini bir araya getirdi. 140'ı devlet ve hükûmet başkanı olmak üzere ülkelerini temsil ediyorlar. 15.000 nüfuslu Nauru'dan 1.4 milyar nüfuslu Çin'e kadar her çeşit devletin?temsilcileri?konuştular, görüştüler,?eleştirdiler, dertlerini dile getirdiler. BM kurulduğu tarihte Dünya nüfusu 2.5 milyar idi.?Bugün,?7.3 milyara yükseldi.?60 yılda 3'e katlandığı görülüyor. Ne teröre, ne nükleer ve biyolojik silâhlara, ne açlığa, yoksulluğa, ne uyuşturucuya çare bulunamadı. Hattâ bu belâların çapı gittikçe büyüdü diyebilirim.