Brüksel Raporu

A -
A +

AK Parti'yi Brüksel üzerinden vurmak isteyen akl-ı evvellerin zekâlarına hayranlık duymamak mümkün değil! Avrupa Birliği'ne haddini bildirmek için müzakerelere 1 yıl ara verelim teklifinin Ankara'dan yapılması kimin aklına gelirdi? Kendimizi İngiltere sanmıyalım. Sırtını Birleşik Amerika'ya dayamış İngiltere değiliz ki, müzakereleri kesip sonra yeniden başlatalım! Türkiye''ye (güle güle) veya (elveda) demeleri mümkün. Yahut çitayı -artık üzerinden atlıyamayacağımız derecede- daha da yükseltmeleri ihtimali mevcut. Müzakerelerin kesilmesi, AK Parti'nin sonu olur. Türkiye'nin çağdaş uygarlık düzeyi ve büyük medeniyet projesine katılma milî hedeflerinden kopması demektir. Ümitsiz kitleler, geleceğine şüpheyle bakan toplumlar hâline gelecek Türk seçmeni, 2002'de tam 5 iktidar ve muhalefet partisini sandığıa gömdüğü gibi, 2007'de de Meclis'te kalan 2 partiye aynı muameleyi müstehak görebilir. Düzene en aykırı partiyi seçip oyunu akıtır. Demokrasi bozulur. 1 ay içinde limanları açmamız ihtimali görünmüyor. Helsinki'nin Maraş ve Magosa teklifleri ise bizi enayi yerine koymak teşebbüsüdür. Ama 30 gün kullanan için az müddet değildir. Havayı yumaşatabiliriz. Hristiyan vakıflarını iade edip bize yakışmaz bir uygulamadan kurtuluruz. Heybeli'de okul açıp Ortodoks âlemine Türkçe konuşan papazlar yetiştirebiliriz. Patrik'in unvanları ile uğraşmak gibi çok manalı sandığımız manasız inatlardan vaz geçebiliriz. İsteyen Alevî çocuklarımızı mecburî din dersinden muaf tutabiliriz. Cem evlerine yardım da edebiliriz ama, tekkkeler için de müsamaha kapısı açılır. Küçük mahallî dillerin devlet eğitimine seçmeli olsa bile girmesi imkânsızdır. Ama bu dillerde kurs açılmasını, gazete, kitap, dergi, radyo, TV yayını- kanunlarımız çerçevesinde- yapılmasını artık serbest bırakabiliriz. 301'i bile yumuşatabiliriz. Bir de, müzakerelerde yerimizde saydığımızı artık kabûl edelim. İlerliyoruz, gerekeni yapıyoruz iddiaları artık AK Parti'ye, başbakana, dış işleri bakanına, başmüzakereci bakana zarar verecektir. AB Karşıtlarının keyfini arttıracaktır. Yukarıda sayılanları yapalım. Aralık ayına rahat girelim. ABD ve İsaril'le ilişkilerimizi düzeltebelirsek, Kıbrıs meselesini bile erteleyebiliriz Aksi takdirde onlar bizi erteleyebilirler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.