Bush Avrupa'da

Brüksel'de NATO'nun olağanüstü süper zirvesi vesilesiyle Başkan Bush, ikinci defa seçilmesinden sonra ilk defa Avrupa'ya ayak bastı. Brüksel'e geldi. Belçika kralı, kraliçesi, başbakanı ile nezaket görüşmelerinden hemen sonra, özellikle Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'la konuştu. Akşam yemeği yedi, gece geçirdi. Irak, İran, Suriye konuları üzerinde durdukları söylendi. Bize göre bu seyahatin amacı, Büyük Orta Doğu projesinde Washington'ın, Avrupa Birliği ile menfaatleri bölüşme teklifi üzerinde fikir teatisi idi. Bush, Avrupa'nın saygınlığını, belki üstünlüğünü vurgulamanın şampiyonluğunu üstlenen Fransa ve onun üçüncü defa 7 yıl için seçilmeye çalıştığı söylenen başkanına ağırlık verdi. Fransa, Amerika'nın projeleri desteklemediği takdirde, Avrupa'nın Washington ile ilişkilerinin zayıf kalacağı açıktı. Gerçi birçok AB üyesi Irak'a asker gönderdi. Ancak İngiltere dışında hiçbiri, Amerika ile stratejik ittifak hevesi göstermedi. Orta Doğu'da ise Amerikan planları, İsrail'le Türkiye'nin stratejik müttefikliğine dayanıyordu. Türkiye geriye adım atınca Amerika, hesaplarını gözden geçirmeye mecbur oldu. Başkan Bush, Slovakya'ya gidip orada Başkan Putin'le görüşecek, 5 günlük Avrupa gezisini tamamlayacaktır. Chirac'la, Lübnan'ın Suriye askerinden temizlenmesi üzerinde mutabık kaldı. Başka anlaştığı hususlar varsa, önümüzdeki günlerde haberler sızar. Rusya'ya gelince, Şanghay ittifakı kabîlinden fantezilere samimiyetle inanıp bağlandığını sanmıyorum. Ama Washington'ı sinirlendirmeyi, belki düşündürmeyi başarmıştır. Suriye ve İran'a diplomatik taarruzu başlatmak üzere bulunan Amerika, dünyanın ikinci stratejik süper gücünün durumunu bir defa daha gözden geçirmek istiyor. Putin'i, Orta Doğu petrolleri konusunda Rus menfaatlerine aykırı davranmayacağı üzerinde inandırmaya çalışacaktır. Ama büyük parçayı, Fransa kapacaktır. Zira Amerika ile ciddi bir çatışması asla muhtemel olmayan devlettir. Türkiye'yi, Amerikan karşıtlığına itmeye çalıştı, Ankara da Paris'i bu hususta sevindirdi. Ama Türkiye, avucunu yaladı. Bizde belirli koltuklara kurulmuş öyle kişiler var ki, bir savaşta Amerika'nın yenileceğine ve İran-Suriye ittifakının -Türkiye destek verdiği takdirde- galip ve muzaffer çıkacağına inanıyorlar. İsrail ise, bölgede Amerika'nın tek müttefiki kalmanın verdiği neşeyle yeni projeler üretiyor.