Suriye ile Türkiye'nin karşılıklı vize kaldırması, önemli bir gelişmedir. Vizesiz Şam, Haleb, Palmira, onlardan bize İstanbul, Edirne, Bursa, Konya... İnsanlarımız artık serbestçe biribirlerini tanıyacaklar. Keşke Irak'ta da asayiş ber-kemâl olup vize kaldıracak çizgiye gelsek. Keza vizesiz Isfahan, Şîrâz, Meşhed, Tebriz, Tahran... Ne güzel olurdu... Epey hayal mi diyorsunuz? Bu hayali 27 Avrupa devleti çoktan gerçekleştirdi. Şengen vizesi, medeniyet tarihinde bir merhaledir. Türkiye'ye vize koymak ise, kaba, en azından vurdumduymaz, sinsi bir davranış... ama bize yıllarca komünist Filistin teröristi, sonra PKK çeteleri ihraç eden Âsî'yi kurutan, harita değiştiren, Türk Mezarı'nı yedi buçuk asır sonra yerinden oynatan Suriye ile bu derece yakınlaşmayı kim tahmin ederdi? Başbakan Erdoğan, dünyaya kapalı, adı listelere geçmiş, rejimi rejimimize benzemez Suriye'ye dünyanın kapılarını araladı. Suriye'den Türk'ün kadrini bilmesini beklemek hakkımızdır. Devletlerin rejimlerinin bizi ilgilendirmediğini bilmeleri de faydalı olur. Her ülkenin rejimi, dini, felsefesi, kendine göredir. Bu gerçekten liberal Türk açılımının AB, ABD ve Arap dünyasındaki yankılarını bekliyoruz. Irak'ta asayişi sağlamak, Afganistan'ı yatıştırmak, nükleere endekslenmiş İran'ı dengelemek için Amerika, her birini asırlarca yönettiğimiz bu ülkelerde Türkiye desteğini istiyorsa, işte o zaman işlek bir stratejik ittifak doğar. Pek çok ülke rahat nefes alır. Bu arada Müslümân ülkelerle ilişkilerimizi, Türk-Pakistan dostluğu çizgisine yükseltmeliyiz. Türk cumhuriyetleri ile birlikte hareket etmeliyiz. Böyle bir Türkiye, AB üyesi sıfatıyle, Asya ile Avrupa medeniyetlerini buluşturmakta büyük yardımcı olur. Karşılıklı yan bakışlar dönemi kapanır. Bu senaryonun kısmen gerçekleşmesi bile insanlığı birkaç adım öne çıkarır. Hayırlı ve kutlu bayramlar...